”Kız çocuğuna yemek yapmasını öğretirken, erkek çocuğuna araba kullanmasını öğrettik. Sonra da “araba kullanamıyor” diye kadınları, “yemek yapamıyor” diye erkekleri eleştirdik. Şikayetçi olmak istemiyorsak erkek ve kadını eşit ve cinsiyet ayırımı yapmadan yetiştirelim.” Bence Aamir Khan bu sözüyle sadece ”yemek yapma” ya da ”araba sürme” konusuna değinmemiş. Burada bütün kadın erkek sorunlarına değinmiş.
Bu konu için ilk başta ülkemizdeki ve dünyadaki kadın erkek eşitliğini incelememiz gerekiyor. Açıkçası ülkemiz kadın erkek eşitliği konusunda tabiri caizse rezalet durumda. Dünya Cinsiyet Eşitliği Raporuna göre 149 ülke arasından 130’uncu sıradayız.Ülkemizin bu konuda büyük değişiklikler yapması gerekiyor. Bence ilk başta ön yargıları atmamız gerekiyor. Bu sadece kadınlar için değil. Erkekler içinde durum böyle. Türkiye’de bazı kavramlar var; ” Erkek çamaşır toplayamaz, bulaşıkları boşaltamaz, evin tozunu alamaz veya sofrayı kuramaz.” gibi ya da ” Kadın araba kullanamaz, gece geç saatte eve gelemez, istediği kıyafeti rahatlıkla giyemez.” Daha sonra mahkemelerin düzeltilmesi gerekiyor. Çok üzücü de olsa bazı mahkemelerde suçlu bir takım elbiseyle gittiğinde cezası azaltılıyor veya hiç ceza verilmiyor. Türkiye’de kadın cinayeti oranı gün ve gün artıyor. Öldürme şekli ise gün geçtikçe canileşiyor.
Dünya da durum hiç iç açıcı değil. Şu an dünyada sadece 6 ülke kadın ve erkeğe yasalar çerçevesinde aynı haklar verildi. Bunlar; Danimarka, İsveç, Fransa, Letonya, Lüksemburg ve Belçika. Orta doğu ve Afrika’da ise kadınlara erkeklere verilen hakların yarısından azı verildiği biliniyor. Bence eşitliği sadece yasalarla sağlayamayız. İlk önce bu zihniyeti değiştirmemiz gerekiyor. Mesela ülkemizin zihniyetinde erkek çocuk çok iyi bir şey. Hatta ben şöyle bir söz duymuştum ” Erkek adamın erkek çocuğu olur.” Yani erkek çocuklar el üstünde tutuluyor. Bunu düzeltmenin yolu da. Dünya Bankası’na göre tam eşitlik elde etmek yasalardan çok çaba gerektiriyor. İlk önce insanları bilinçlendirmemiz gerekiyor. İnsanlara haklarını tanıtmamız gerekiyor. Tabii bunu yanında yapamayacakları şeyleri de tanıtmamız gerekiyor. Bu çabalar için sadece eğitimde yetmiyor. Yetiştirilme şeklinin de çok büyük bir etkisi var erkekleri yetiştirirken çok rahat yetiştiriyoruz fakat kızlara göbeği açık kıyafetler giydiğinde kızıyoruz. Veya kadın ile erkek boşandığında kadının dul diye yargılanması fakat erkeğin normal hayatına devam etmesi.
Aslında bu düzeni biz yaratıyoruz. Kadına ve erkeğe toplumda roller veren biziz. Sonra buna söylenen de biziz. Bu durum için söylenmekten başka hiçbir şey yapmayan da yine biziz. Eğer sorunlardan kurtulmaya çalışıyorsak bunu için savaşmalıyız. Öylece oturup, eski alışkanlıklarımıza devam edip aynı zamanda kadın erkek eşitliğini savunamayız.
KAYNAKÇA: EURONEWS , HÜRRİYET , BBC NEWS , TWİTTER