Akşamüstü hava soğuktu. Battaniyemi aldım. Kendime sıcacık bir kahve yaptım. En sevdiğim kitabı aldım ve okumaya başladım. 115. sayfaya kadar geldim. Sayfayı çevirirken içimi neden olduğunu bilmediğim bir korku sardı. Rüzgar daha sert esmeye başladı. Korkuyla sayfayı çevirdim. 116. sayfada el yazısıyla bir telefon numarası yazılmıştı ve birden telefonum çaldı. Kayıtlarımda olmayan bir numara vardı. Kitaptaki numara ile karşılaştırdım ve aynısıydı. Telefonu korkuyla açtım. Arayan garip sesli adam bana şöyle dedi. “Merhaba. Ben Bay İsimsiz. 3-2-1…” O bir dediğinde kapım çaldı. Hemen bir sopa aldım. Kapıya doğru yavaş yavaş ilerlemeye başladım. Kapıyı usulca açtım. Ve kimse yoktu. Bunun bir şaka olduğunu düşündüm. Ve kapıyı kapattım. Aynı numara tekrar aradı. Salona gitmemi söyledi. Ben de dediğini yaptım. Ve ışıkları açtım. Bir pasta ve arkadaşlarım vardı. Korkudan doğum günüm olduğunu unutmuştum. Ve bu geçen yıl olan doğum günüm de tam mumu üflerken hapşırıp pastanın yüzüme yapışmasından bile korkunç olmuştu.
Bay İsimsiz
(Visited 44 times, 1 visits today)