Bugün büyük gündü, yıllardır hazırlandığım piyona seçme sınavı geldi çattı. Bu sefer kombinasyonda bir değişiklik vardı,yalnızca üç jürinin önünde değil kocaman bir salonda herkesin önünde seçilecektik ayrıca bu sene Amerika’da olacaktı bu seçme. Ben, ülkemizi Türk Marşı ile temsil edecektim. Sabah kalktım ve kahvaltımı yaptım artık gitme zamanım gelmişti. Valizimi aldım ve taksi çağırdım, ailemle vedalaştım ve taksiye bindim. Atatürk Hava Limanı’na gelmiştim uçağa bindim ve uykuya daldım. Uyandığımda inişe geçiliyordu, nihayet Washington’daydım. Hemen bir taksiye atlayıp seçmenin olacağı otele gittim. Otele geldim ve katılımcılara özel bir oda ayarlandığını söylediler. Odaya çıktım odada çok güzel bir piyano vardı notlarımı çıkartıp çalışmaya başladım seçmeye bir gün vardı delice çalıştım ve artık yatmalıyım dedim. Sabah saat dokuzda uyandım ve hemen çalışmaya devam ettim giyinmenin zamanı gelmişti saçımı düzleştirdim sade olmaya özen gösterdim. Seçmenin olacağı salona gelmiştim kalbim sanki yerinden fırlayacak gibiydi. Birkaç kişinin adı okundu parçalarını çaldılar ve benim adım okundu sahneye çıktığım gibi yere düştüm. İşte o an, salon sessizliğe büründü tüm bakışlar üzerimdeydi panik yapmamaya çalıştım ve ayağa kalktım parçamı çalmaya başladım. Parçamı bitirdim ve kulise döndüm. Herkes bitmişti nihayet kazananların adı okunmaya başlandı kendi adımı duydum kulaklarıma inanamadım.
Başarı
(Visited 74 times, 1 visits today)