Baharın Gelişi

Bazen düşünüyorum da ne güzel bir ülkede yaşıyoruz. Üç tarafı denizlerle kaplı, dört mevsimi yaşayabilen, dağları, denizleri, dereleri, ırmakları, çeşit çeşit meyveleri ve sebzeleri ile zengin vazgeçilmez Türkiye burası çünkü. Her mevsiminin içinde ayrı bir güzellik var. Ama en sevdiğim mevsim ise ilkbahar. Benim adıma yakın olduğundan mı bilmiyorum ama bu mevsim beni mutlu ediyor. Anneme sorardım hep “Adımı neden Bahar koydunuz?” diye. Onun cevabıysa hep aynı olurdu “Çünkü, tüm güzellikler seninle can bulsun, bir tarafın hep yeniden doğuşu simgelesin istedik.” Derdi. Yaşım büyüdükçe anlıyorum annemin ne demek istediğini. Çünkü her şey bu mevsimde başlar. Ağaçlar vereceği meyveler için çiçek açmaya, toprak yeniden vereceği meyve ve sebzeler için bahar yağmurlarına kucak açmaya, kelebekler yavaş yavaş kozalarından çıkmaya bu mevsimde başlar. Her yer yemyeşil bir örtüyle kaplanırken içimiz kıpır kıpır bir hal alır. Her tarafta çiçekler hele dağ boyu açan yaban papatyaları gelişi güzel her yeri kaplar. Hangimizin başına taç olmadılar ki o papatyalar, ya o kırlar hangimize bağrını açıp hangimizi kucağına kabul etmediler. Sere serpe uzanıp kitap mı okumadık ya da yokuş aşağı hiç mi yuvarlanmadık? Tam da mutluluğun ve huzurun adı değil mi işte bahar! Kışın kasvetli soğuk havasından çıkarken yavaş yavaş içini ısıtmaya başlar güneş. İlk başta ıslanırsın hafif esen rüzgarında eşlik ettiği bahar yağmuru ile. Daha sonra bisikletlere binip yol alırsın uzaklara, mutluluğa, özgürlüğe doğru. Kısacası bahar huzurun ve mutluluğun adıdır. Gençliktir, diriliştir, her şeyin ilki ve vazgeçilmezdir bahar. Doğanın yeniden dirilişi ve uyanışıdır. Annen, baban ve kardeşinle yaptığın uzun yürüyüşler, mangal partileri soluksuz soluduğun doğadır bahar. Yani her şeydir bahar. Hele şu üç bahar ayı. En vazgeçilmezi olan mayıstır bahar. Şubatın son günlerinde ilkbahara biraz daha yaklaşıyoruz hissi ile büründüğümüz o vazgeçilmez duygu ilkbaharın en heyecanlı durumudur. Bazı ülkelere acıyorum bu yüzden vazgeçilmez mevsimin kokusunu almayı bırak kendisini yaşayamıyorlar bile. İşte bu yüzden ülkemiz ile gurur duymalı ve bize yaşattığı bu  güzel duygu için ona teşekkür etmeliyiz.