17.04.2030 Cuma
Sevgili Günlük,
Bugün yine sıradan bir okul günüydü. İlk dersimiz matematikti. Öğretmen henüz sınıfta yoktu. O sırada robot öğretmenimiz işliyordu dersi. Robotlar daha çok gelişmediği için robot öğretmenle birlikte insan bir öğretmen de giriyordu derslerimize. Genellikle robot öğretmenler girdiği derslerde bozulur ve dersler kaynar. Umarım gelecekte öğretmenler dersimize girmez ve robot öğretmenlerle ders işleriz. Ben bunları düşünürken, matematik öğretmenimiz girdi sınıfa. Kimse dersi dinlemiyor gibiydi. Kızgın bakışlarla süzdü sınıfı. “Tabletlerinizi çıkarın!” diye bağırdı. İlk ders yazı mı yazılır! Neyse, günün kalanında robotlarda hiçbir sorun çıkmadı ve çok sıkıcıydı. Annem sabah ben çıkmadan, akşam gelirken markete uğramamı söylemişti. Bizim henüz uçan bir arabamız yoktu. (Bizim arabamız hiç yoktu.) Bu yüzden markete yürüyerek gittim. Neyse ki bugün cuma. Yarın bol bol dinlenebilirim.
18.04.2030 Cumartesi
Sevgili Günlük,
Sabah çok güzel uyandım. Kahvaltımı yapıp tabletle oynadım. Ama sana asıl anlatmak istediğim şey akşam yatmadan önce babamın bana anlattığı. bana bir defter verdi -günlük daha doğrusu- içinde, yaklaşık 11 yaşındayken yazdıkları vardı. Biraz okudum, çok güzel buldum. Sana bir kısmını anlatmak istiyorum:
05.07.2023 Salı
Sevgili Günlük,
Bugün okul çok eğlenceliydi. Öğretmen defterimize yazı yazdırdı. Yalnız dersi biraz geç bitirdi, olsun. Fakat günün kalanı biraz sıkıcıydı. Annem beni okuldan aldıktan sonra AVM’ye götürdü. Kendine kıyafet bakacakmış… Neyse, umarım yarın daha iyi bir gün olur.
19.04.2030 Pazar
Sevgili Günlük,
Babamın zamanında öğretmenler deftere yazı yazdırıyormuş. Şimdi ise öğretmenlerimiz tablete sadece kısa notlar tutturuyor. Bence çok şanslıyım. Babamın zamanında yaşamak çok zor olurdu doğrusu. Bunları sana sadece babamın zamanıyla bizim zamanımızı karşılaştırmak için anlatıyorum. Anlaşılan onların zamanında direksiyonlu alışveriş arabaları da yokmuş. Her neyse, sabah kahvaltı yaptıktan sonra tableti açıp ödevlere başladım. Babam ödevleri cumadan bitirirmiş. Daha sonra annem alışveriş yapacakmış, arabamız olmadığı için bir uçan taksi çağırdık. AVM’de benim en sevdiğim direksiyonlu alışveriş arabalarından kiraladık. 20 TL idi. Arabanın alttaki çıkıntısına biniyor, tutma yerindeki direksiyonla ilerliyordun. Çok eğlenceliydi. Eve gidince arkadaşımla oynamayı planlıyordum. Eve gelir gelmez arkadaşıma bir link attım ve oynamaya başladık. Babam benim yaşımdayken arkadaşlarıyla dışarı çıkarmış. Dışarı çıkmanın nesi eğlenceli ki? Neyse, bu akşam babamın günlüğünü biraz daha okudum ve yine beğendiğim kısımlarını sana da anlatmak istiyorum.
05.13.2023 Pazartesi
Sevgili Günlük,
Bugün yine okula geç kaldım. Annem ocağı kapatıp kapatmadığını kontrol edeceği için geri dönmek zorunda kaldık. Geç kalmaktan nefret ediyorum! Bugün öğretmenimiz okulda yoktu. Yerine geçebilecek biri de yoktu. Bu yüzden sınıfa nöbetçi öğretmen geldi. Nöbetçi öğretmen bizi serbest bırakıyor. Derse girecek biri olmayınca başımızda duruyor sadece. Günün kalanı biraz sıkıcıydı, anlarsın işte. Akşam almaya annem geldi almaya. Taksi beklemek zorundaydık çünkü babam sabah beni bıraktıktan sonra arabamızı bakıma vermişti. Yaklaşık yarım saat boyunca bekledik. Keşke uçan taksiler olsaydı. Şıp diye gelirdi. Beklemek zorunda kalmazdık.
19.05.2030 Pazartesi
Sevgili Günlük,
Bugün hiç boş dersimiz yoktu. Yani çok sıkıcı bir gündü. Ama sınıfımıza yeni bir öğrenci gelmişti. Onunla hemen kaynaştık. Her neyse babamın günlüğüne gelelim. Öncelikle, onlarda akıllı ev olmamasına çok şaşırdım. Babaannemin ocak için geri dönmesine şaşmamalı. Akıllı evle her şey çok kolay. Neyse, ikinci olarak babamın zamanında uçan taksi olmadığını zaten biliyordum ama onların boş dersleri bizimkinden çok daha iyi geçiyormuş. Keşke bizde de nöbetçi öğretmen olsa.
…
24.03.2040 Cumartesi
Sevgili Günlük,
Şu andan itibaren sana yazmayı bırakıyorum. Artık babamın günlüğü gibi, senin de başka okurlara ihtiyacın var bence.
SON