Aynılaşan Bir Nesil

Küreselleşme basit bir şekilde açılanacak olursa; dünyadaki insanların sosyal, ekonomik, siyasi ve iletişim yönlerinden birbirlerine yaklaşması şeklinde özetlenebilir. Ancak bu kadar basit değildir. Bu yakınlaşma dünya üzerindeki bireylerin birbinin aynı haline gelmesine sebebiyet verebilecek konuma gelmiştir. Özellikle 21. Yüzyılda internetin gelişimiyle ortaya çıkan ve günbegün artarak devam eden bu küreselleşme hepimizin hayatını fark etmesek de etkilemekte.

Küreselleşmenin ortaya çıkmasının bir çok sebebi vardır ancak benim şahsi görüşüm bunu artıran en önemli etkenin iletişim devri olduğudur. Her gün artan sosyal media platformları ve bu platformların kullanıcıları insanları “tek tip” olmaya itmektedir. “popular sense of beauty standards” (popüler güzellik anlayışı) adı altında her genç kızı ve erkeği derinden etkileyen durum küreselleşmenin ortaya çıkardığı problemlerden biridir. Insanların dayattığı güzellik anlayışına uymadığı için kendini beğenmeyen ve çirkin olduğunu düşündüğü için kendini sevmeyen insanların sayısı çok fazla. Hatta sırf dış görünüşü bu güzellik anlayışına uymadığı için birbirlerini sevmeyen hatta bazen arkadaşlık bile kurmayan insanlar var etrafımızda. Siber zorbalık zaten hat safhada, birbirlerine hakaret edenlerden tut birbirlerini intihara sürükleyenler bile var. Kızların kırk kilo olmasının güzel oldukları anlamına geldiği için insanların yemeyi bırakması ve anoreksik gençlerin sayısının artması veya on kişiden minimum beşinin estetik ameliyat olması bu durumun en basit örnekleri diyebiliriz.

Dönem dönem insanları, özellikle gençleri etkisi altına alan akımlar ortaya çıkmakta. Bir çok genç alkollü içeceklerin, sigaranın, ve hatta uyuşturucunun kullanımının havalı olma kriteri olduğunu düşünmekte. Hatta kullanmayanları yanlarında istememekte “ezik” muamelesi göstermektedirler. Ayrıca insanları etkisi altına almış dizi ve filmler de bulunmakta. Bu dizilerin ve filmlerin temel gayesi kesinlikle insanları manipüle etmek olmamıştır ancak sonucunda yaşananlar bu şekildedir. On dört yaşında çocukların alkol ve sigara zaaflarının ortaya çıkmasının başlıca nedeni bu tür filmler olmuştur. Herkesin okuduğu kitaplar bile aynı olmaya başladı günümüzde. Entelektüel olma adı altında herkes dinliyor diye dinlenen kaliteli olduğu zannedilen müzikler, hiçbir zevk alınmadan okunan kitaplar, izlenip methedilen diziler… Bunların tamamı hayatımızın içine işlemiş halde.

Peki bu sorunları nasıl çözebiliriz? Genel olarak herkesi bundan kurtarmak her ne kadar mümkün olmasa da bireysel olarak başarılabilecek bir takım şeyler var. Büyük ihtimalle bunu çözmek mümkün değil ancak sosyal medyaya olan bağlılığımızı azaltırsak veya insanların düşüncelerini daha az kafamıza takıp kendi istediğimiz gibi yaşarsak en azından bir kitleyi kurtaramasak bile kendimiz bu çukurdan çıkabiliriz.

(Visited 100 times, 1 visits today)