Bu ay ki yazımda sizlere ‘imkansızı başarmak ‘olan bir öykü yazacağım.
Melek adında çok güzel, başarılı ve tüm hayali voleybolcu olmak isteyen bir genç kız varmış.Melek derslerine çok iyi çalışan öğretmenleri tarafından çok sevilen bir kızmış.Okulda arkadaşları tarafından da çok sevilirmiş , okul dışında yapmaktan çok keyif aldığı tek şey voleybol oynamakmış.Ünlü bir takımda oynuyormuş Melek…
Aslında tüm zamanını kaplıyormuş okul hayatı , çoğu zaman okul bitip ödevlerini yaptık dan sonra antreman için evden ayrılıp yürüyerek spor salonuna voleybol oynamaya gidiyormuş.voleybol bir tutkuymuş Melek için.Tek hayali bir gün çok ünlü bir voleybolcu olmakmış.Ama bunun için de ailesine söz vermiş derslerinden asla geri kalmayacağına dair.
O gün melek başına geleceklerden habersiz çok sevdiği voleybol antremana gitmek için evden yürüyerek çıktığı sırada çok kötü bir olay olmuş.Marketin önünde hırsızlık yapmak için gelen eli silahlı kişilerin arasında kalmış ve ne yazıkki silahlar patladığında melek iki bacağından da yarı almıştır.Melek hemen orda ki insanların yardımıyla hastaneye kaldırılmıştır.Aylarca hastanede tedavi görmüştür.Ama ne yazıki bu kazada artık yürüyemez hale gelmiştir Melek.
Melek günlerce odasından çıkmadan kendi kendine düşünmeye başlamış tek düşündüğü şey artık voleybol oynayamamakmış.Bu duruma ailesi çok üzülüyor çok sevdikleri kızları için bir an önce bir şeyler yapmaları gerektiğini düşünüyormuş.Sonun da Melek’in çok sevdiği bir antreman hocası bulmuş ve onunla konuşup kızlarının tekrar Voleybol oynaması için onu ikna etmesini istemişler.Başta çok kararsız olsada Melek sonunda ikna olmuş ve her gün tekerlekli sandalye de bıkmadan usanmadan çalışmış.Sonunda herkesin imkansız dediği şeyi melek maçlar da kupa alarak başarmış.Melek artık çok ünlü bir voleybolcu olmuş.O herkese çok istenirse hayatta imkansızı başaracağının bir göstergesi olmuş.