Olanlar, o akşam arkadaşlarımla parka gitmeye karar verdiğimde olmuştu. Üzerime pembe, tüylü hırkamı geçirip buluşmaya karar verdiğimiz noktaya doğru yürümeye başladım. Yolun yaklaşık yarısını gitmiş olmalıydım ki beni takip eden hafif ayak sesleri duymaya başladım. Arkamı döndüğümde şüpheli olan hiçbir şey göremiyordum ama birinin beni takip ettiği açıkça ortadaydı. Etrafımı birkaç kez daha kolladıktan sonra önemli bir şey olmadığını düşünerek yoluma devam etmeye karar verdim. Sonunda buluşma noktasına vardığımda buluşacağım arkadaşlarımdan birinin sokağın köşesindeki bankta oturduğunu görüp yaklaştım. Kısa bir merhabalaşma ardından yanına oturdum ve sohbet etmeye başladık. Çok geçmeden diğer arkadaşımız da geldi. Bir süre sohbet ettikten sonra aklıma yolda takip edildiğimi düşündüğüm geldi ve gülerek arkadaşlarıma anlattım. Arkadaşlarımdan biri anlattıklarımın pek komik olmadığını düşündü olsa gerek çünkü ciddi bir ifadeyle yüzüme bakıyordu. Bir süre üçümüz de sustuk, sessizliğin sesi fazla yüksekti, çok geçmeden konuştum:
-Dediklerimi ciddiye almadınız değil mi?
arkadaşım cevap verdi:
-Bilmiyorum ama gecenin bu saatinde gerçekten takip ediliyor olabilirsin. En iyisi biz seni yalnız bırakmayalım.
Bu fikir içimi bir ürperti sarmasına sebep olsa da laf etmeden başımı olur anlamında salladım. Bir süre daha sohbet ettikten sonra saatin geç olduğunu ve eve gitsek iyi olacağını düşünüp yola koyulduk. Arkadaşlarım beni yalnız bırakmadılar yolda. Benim ayak seslerini duyduğum sokağa girdik fakat bu sefer herhangi bir ses yoktu. Bir süre yürüdükten sonra ayak seslerini yeniden duymaya başladım, arkadaşlarımın da duyduğundan emindim. Yürümeye devam etmeye karar verdiğimiz anda ayak seslerine bir de hırıltı sesleri eklenmişti. İçimdeki ürperti git gide artıyordu. Hepimiz yavaşça arkamızı dönmeye karar verdik. Yavaş ve sakin bir şekilde arkamızı döndüğümüzde sokağın başlangıcında oldukça saldırgan duran bir köpek olduğunu fark ettik. Arkadaşlarımdan biri korkuyla geriye çekilirken ben yalnızca olduğum yerde kalabildim. Sokak köpeklerinden inanılmaz korkardım ve bu köpeğin ısırdığı açıkça ortadaydı. Arkadaşlarımdan diğeri öne çıktı, köpeği sakinleştirmeye çalışacaktı, o sırada geriye çıkan arkadaşım bağırdı:
-Dur, Yapma!
Arkadaşım onu bek umursamadan köpeğe doğru birkaç adım daha attı. Ardından konuştu:
-Benim başaramayacağım şey yoktur!
Gözlerimi sımsıkı kapattım. Köpeğin arkadaşıma saldıracağını biliyordum ve bu olaya şahit olmak istemiyordum. Uzun bir süre saldırgan havlama seslerine benzer bir ses duyamayınca gözlerimi yeniden açtım. Arkadaşım köpeği kucağına almış, büyük bir gülümsemeyle bana bakıyordu. Köpek ani bir hamleyle dilini çıkarıp arkadaşımın yüzünü yaladı. O manzara karşısında gülmemek elimde değildi.