Avcılık dünyanın çoğu ülkesinde bulunan, yaban hayvanları canlı olarak yakalamak veya öldürmek işidir. İlk Çağ’da ortaya çıkan bu eylem ilk başta beslenme ihtiyacını karşılamak için zorunlu bir aktiviteyken, zaman geçtikçe bir spor ve eğlence kaynağı olarak tanımlanıyor. İnsanlar belirli ve devlet tarafından izin verilen süre zarfları içerisinde belirli yaban hayvanlarını avlayabiliyor. Bu hayvanlar daha sonra dolgulanıyor veya satılıyor, bazen de sırf eğlence için yapıldığından avcılar hayvanların ölüsünden kurtuluyor. Peki, eskiden bir ihtiyaç olan bu aktivitenin şu an spor olarak kabul edilmesi ne kadar etik ve doğrudur?
Öncelikle avcılık nasıl ortaya çıkmıştır ve amaçları nelerdir bunları bilmemiz gerekir. Avcılık İlk Çağ’da Asurlular ve Persler tarafından yapılan ve fiziksel hareket gerektiren bir aktivitedir ve fiziksel aktivite gerektirdiği için de o dönemde spor olarak sayılmıştır. Tabii ki bir de İlk Çağ’ın dönem koşullarına da bakmamız lazım. İnsanlar “hobi” diye bir şeyi henüz bulamamış ve kavramlaştıramamıştır. Avcılık hayvanları besin olarak tüketebileceklerini fark ettiklerinde insanların fiziksel aktivite ve beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilecek uygun bir aktivite olmuştur. Fakat zaman ilerledikçe ve günümüz yıllarına geldiğimizde fiziksel aktivite olarak çok daha barışçıl ve erişilebilir birçok seçenek var elimizde: voleybol, futbol, savunma sanatları ve en çok tercih edileni spor salonları. Bir canlıya spor ve eğlence için zarar vereceğimize neden yüzlerce seçenekten başka bir spor seçip yapmayalım ki? Amerikalı sporcu Paul Rodriguez’in dediği gibi “Avcılık bir spor değildir. Çünkü sporda iki taraf da bir oyunun içinde olduğunu bilmelidir.”. Dolayısıyla, avcılık günümüz için bir fiziksel aktivite ve ihtiyaç değildir, bunun yerine birçok başka tercihimiz olabilir.
İkinci olarak, avcılık hayvanlar için hem kendi canları hem de nesillerinin devamı için büyük bir tehlikedir. Avcılığın doğrudan etkisi olan hayvanların ölümü zaten göz ardı edilemeyecek bir faktördür. Ancak, buna da ileri görüşlü bir bakış açısından bakarsak, bu hayvanların hem ekosistemlerini hem de yaşam biçimlerini değiştirdiğimizi unutmamalıyız. Hayvanlar insan korkusu içerisinde yaşadıklarından içgüdüsel olarak davranışlarını değiştireceklerdir. Bu hayatta kalmayı ve nesillerini devam ettirmeyi onlar için önemli ölçüde zorlaştırır. Nesillerini devam ettirememeleri de doğadaki dengeyi bozar. Sırf eğlence için yapılan bir aktivitenin hayvanların davranış biçimlerini değiştirmelerine ve doğadaki dengeyi bozmasına göz yummak doğru değildir.
Sonuç olarak, avcılık eskiden ihtiyaç gereği yapılan bir hayatta kalma mücadelesi olsa da günümüz için aynı derecede gerekli değildir. Özellikle avcılığı spor olarak görmek hayvanların yaşamlarına ciddi zararlar vermektedir ve verecektir de. En kısa zaman avcılık kısıtlamalarını artırmak ve resmî olarak spor kategorisinden çıkarmak doğamız için en uygun karar olacaktır.
Avcılık Spor Değildir
(Visited 281 times, 1 visits today)