“1919-1933″ten Bir Parça
O günlerde bir ünlü ayak bastı Samsun’a,
Yürüdü etrafında ümitler suna suna.
Bu, ateşler içinde geçip gelmiş bir erdi,
Göğsünde toplanmıştı milyonla Türk’ün derdi,
Bu milyonla dert ona veriyordu başka hız,
Yürüdü arkasında genç, ihtiyar, kadın, kız.
…
FARUK NAFİZ ÇAMLBEL
ATEŞLER İÇİNDEN GELEN MAVİ GÖZLÜ BİR ER
Mustafa Kemal Atatürk, vatanı için milleti ile elele canla başla çalışmıştır. Katıldığı sayısız savaşta Türk devletini düşmanlara karşı korumuştur. O öyle bir liderdir ki ülkemizin dört bir yanı işgal altındayken ve düşmanlar yurdumuzda kol gezerken bile umudunu yitirmemiştir ve halkına inanmıştır. Milletimizin tüm dünyaya karşı birlik olmasında yol gösterici ve önder olmuştur. Bugün sahip olduklarımız, yaşadığımız vatan hepsi Atatürk’ün önderliği sayesinde elde edilmiştir. İleri görüşlülüğü sayesinde yokluk içinde yaşayan ve neredeyse bitip tükenmekte olan bir millet küllerinden yeniden doğmuştur. O yokluktan yeni bir varlık ortaya çıkmış, tüm dünyada eşi benzeri görülmemiş bir zafer kazanılmıştır.
Atatürk Cumhuriyetimizin kurucusu, özgürlüğün ve medeniyetin savunucudur. Atatürk sayesinde, cumhuriyet yönetimiyle özgürce yaşamakta ve düşüncelerimizi rahatlıkla ifade edebilmekteyiz. Yine Atatürk sayesinde hiçbir devletin etkisi altında olmadan özgürce yaşamanın ve çalışabilmenin gururunu yaşamaktayız.
Atatürk kadar milletine ve vatanına düşkün başka bir lider yoktur. Atatürk, gecenin karanlığının ardından doğan güneş gibidir. Atatürk olmasaydı belki bu topraklarda yaşamamız ve Türk olarak adımızı duyurmamız mümkün olmayacaktı. Bizler Türk milleti olarak, dünyada tüm milletlerin saygıyla ve imrenerek baktığı bir lidere sahibiz ve bunun mutluluğunu sonuna kadar yaşıyoruz.
Atamıza olan şükran duygularımızı ifade etmek ve onu gururlandırmak istiyorsak, onun ülkemize kazandırdığı devrim ve ilkelere sahip çıkmak en büyük görevimizdir. Bilimin ışığında, cahilliği yok etmek için yılmadan ve umutsuzluğa kapılmadan çalışmalı, önümüze çıkan engelleri aşmalıyız. Atatürk’ün emanet ettiği güzel vatanımıza sahip çıkmalıyız. Bu görevi yerine getirmek için hayatımız boyunca hiç durmadan çalışmalı ve bizden sonra gelecek nesillere de bu bilinci en iyi şekilde aşılamalıyız. Atamıza ve kurtuluş mücadelesi verip bize bu vatanı emanet eden herkese olan görevimizi ancak bu şekilde yerine getirebiliriz.