İnsanların ateşi, olması gereken zamandan üç yüz yıl önce bulması durumunda, insanlığın gelişimi nasıl değişirdi? Bu konudaki fikrim, absürt ve ulaşılamaz gibi görünse de aslında insanlık, hayal bile edemeyeceğimiz bir gelişmişliğe ulaşmış olurdu. Düşünebiliyor musunuz, ateşin ilk keşfi, Homo erectus gibi erken insanlar tarafından yaklaşık 1.7 milyon yıl önce tesadüfen yapıldığına dair bazı ipuçları var. Ancak ateşi bilinçli bir şekilde kontrol etmeye ve kullanmaya başladıkları zaman, tahminen MÖ 400.000’li yıllara denk geliyor. İlk sayma ve sayılarla ilgili bilgiler ise günümüzden yaklaşık 35.000 yıl öncesine kadar uzanıyor.
Tekerleğin bulunuşu ise MÖ 3.500’lere dayanıyor. Newton, yerçekimi kavramını, 1687 yılında bir elmanın kafasına düşmesi sonucu düşünürken keşfetti. Sanayi Devrimi ise 1760 ile 1830 yılları arasında gerçekleşti. İlk benzinle çalışan otomobil, 1885 yılında Karl Benz tarafından icat edildi. Kuantum mekaniği, 14 Aralık 1925’te bir Alman fizikçi tarafından ortaya atıldı. Neil Armstrong’un ay’a ayak basması ise 1969’da gerçekleşti. Dizüstü bilgisayarlar, 1980’lerin başında ortaya çıktı ve 1990’larda yaygınlaştı. 1993 yılında ise dünyanın ilk dokunmatik ekranlı telefonu piyasaya sürüldü.
Anlatmaya çalıştığım, büyük gelişmeler arasındaki zaman diliminin giderek kısaldığıdır. Eğer bu hızla devam edersek gelecekte çok daha farklı bir noktada olacağız. Dolayısıyla eğer insanlık ateşi üç yüz yıl önce bulmuş olsaydı şu anda olduğumuzdan çok daha ileri bir noktada olurduk.