Günümüzde insanlar sosyal medyayla beraber tüm her şeye ve herkese ulaşır hale geldiler. Sosyal medya üzerinden hiç görmediğiniz tanımadığınız birini tanıyabilir ve sosyal medya fenomeni diye adlandırdığımız insanlar gibi ya da başka insanlara ulaşabilir hale geldik. Bunun beraberinde trend diye adlandırılan dünyanın her tarafında akım haline gelen davranış biçimleri gibi giyimden tutun yemeklerden, danslara kadar birçok şey insanlar tarafından taklit edilmeye başlamıştır. Birisinin yaptığı farklı bir eylem, hareket sonucunda tüm dünyada sosyal medya üzerinden akım, trend adı altında kopyalanmaya başlanmıştır.
İnsanlar birbirlerinin eylemlerini taklit etmekte ve kopyalamaktadır ama bunlar dışında sosyal medya üzerinden insanlar birbirlerinin dış görünüşlerini ve davranışlarıyla beraber kendilerini olmadıkları biri gibi göstermeye başlamışlardır. Bir kişinin sosyal medyada popüler olmasının beraberinde ardından gelen kişiye imrenerek belki estetik gibi ya da şop gibi şeylere başvurarak ve beslenme alışkanlıklarından tutun makyaj tarzına, yüz biçimine, fiziksel anlamda vücut yapısına kadar kişiler taklit edilmektedir. Bu durum güzellik algısı denilen şeye ön ayak olmuştur. Güzellik algısından kastım burunun kemersiz ok gibi olması gibi insanların doğal doğuştan gelen özelliklerine bile etki etmiştir. Bu algıların berberinde insanlar burun, ağız, yüz, vücut derken herkes birbirine benzemeye başlamış tek tip insan oluşmuş ve bu algılara uymayan insanları o güzellik kriterlerinin içine girmediklerinden ötürü onları güzel olmadıklarına inandırmaya başlamıştır. Bu durumda insanların birbirlerine daha çok imrenmeleri ve taklit etmelerine yol açmıştır. Sadece dış görünüş değil hal ve hareketlerle de, tavırlarla da birbirlerinin tıpatıp aynısı olmuşlardır. İnsanların kendine özgü özellikleri kalmamıştır.
Birinin başkasına benzemeye çalışmasının en güzel örneği sosyal medyadır. Bunların dışında günlük yaşantıda da kişilerin başkalarının hayatlarına ve yaşantılarına özenerek olmadıkları biri gibi davranarak sadece etrafındakileri değil kendilerini de kandırırlar. Bir kişi başkası gibi olmaya çalışarak kendisine çok büyük bir haksızlık yapar. Tabiki de güzel bir şeyler başarmış insanların yolundan ilerlemek gerekir. Onların iyi özelliklerini taklit edin ama olmadığınız biri olmayın. Kendiniz olun. Herkes kendine has özellikleriyle güzeldir. Herkesin kendine ait bir çekiciliği ve karakteri vardır. Başka birisine benzemeye çalışmayın, benzemeye çalıştığınız kişide bir başka kişiye benzemeye çalışıyordur. Herkes her şeyiyle kusursuzdur. Kendinizde rahatsız olduğunuz özellikleri değiştirin ama bir başkasına benzemek için kendi güzelliğinizi bozmayın. Karga bülbülü taklit edeyim derken ötmeyi unutmuş diye bir atasözü vardır. Bu atasözünün anlamı da başkasını taklit edeyim derken kendi özünden, kendi kişiliğinden uzaklaşmaktır. Herkese ayak uyduracağız diye beslenme alışkanlıklarında vazgeçmeye kadar gelmiş olan bu taklitçilik insanların yaşamlarını ve zevklerini bozacak kadar büyümüştür.
İnsanların birbirlerinin hal ve hareketlerini kopyalamalarından tutun giyimden yüz, saç, vücut, beslenme, yaşam tarzlarına kadar gelmiş olan bu konu, herkesin kendine has özelliklerini gölgede bırakmıştır. Herkes olduğu gibi güzeldir. Bu algılardan kurtulmamız daha sağlıklı bir yaşam döngüsüne girmemizle doğru orantılıdır. Ne kadar çok kendin gibi hissedip yaşarsan o kadar sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürersin. Başkalarını da sırf diğerlerine benzemiyor diye yargılayamaz ve bireyi rencide edecek davranışlarda ya da kalbini kıracak ve özgüvensiz hissettirecek duruma sokamazsınız.