Asla ayrılmak istemeyeceğim ve anneme gitmek için yalvaracağım okul şekli şöyle olurdu: Öncelikle, okul saat 9’da başlardı ve gelmemek serbest olurdu. Tutanak veya disiplin cezası olmazdı. İlk ders beden eğitimi olurdu çünkü sabah sabah ders yapmayı kimse istemez. Bence 2-3 ders beden eğitiminden sonra makers dersi olabilirdi. Ancak bu ders farklı bir şekilde uygulanabilirdi. Örneğin, her derste bir oylama yapılır ve en çok oyu alan oyun seçilerek o gün o oyun oynanırdı. Özellikle Valorant adlı oyunun okulda turnuvası olmasını çok isterdim. Her sınıftan takımlar seçilir ve önce sınıflar sonra okullar yarışır, Türkiye birinciliği olurdu.
Teneffüslerde ise her yerin futbol sahası olmasını isterdim. Asla denemelerin, yazılıların ve sözlülerin olmamasını isterdim. Okulun 6 ya da 7 ders saatinden oluşmasını isterdim. Okulun ücretsiz olmasını ve yemeklerin her zaman istediğimiz gibi olmasını isterdim. Şimdi bir günün ders programını söyleyeceğim: beden eğitimi, beden eğitimi, beden eğitimi, kendi seçtiğim ve yaptığım makers dersi, bahçe, bahçe ve okul bitiyor. İşte, kendi okulum olsaydı böyle olurdu.