ASİT YAĞMURU

Bir gün gökyüzünden mavi yerine yeşil yağmaya başladı. Kafama takmadım ama sonraki gün yerlerin yavaş yavaş eridiğini gördüm. Bunun asit olabileceğini düşünmeye başladım. Özel harekatlar ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlardı. Ayrıca bu yağmur evleride eritmeye başladı. Özel harekatlar asite dayanıklı bir ev yaptı . Herkesi bu evin içine aldılar. Ev değil bildiğin bir atom bombasına dayanıklı  yeraltı sitesi gibiydi. 7 katlı bir siteydi. 1. katında yemekler tutuluyordu. Çoğunlukla ton balığı olsa bile yemekler çok güzeldi. 2. katında ise spor salonu vardı. Bu spor salonu devasa bir yerdi. Ne yapmak istersen vardı. 3. katında ise çalışmak için kütüphane vardı. İçinde 200 milyon kitap vardı! Kitap okumayı sevenler seçeceği kitabı zor seçer artık. 4. katında yataklar vardı. Yaklaşık 30 milyon farklı yatak vardı. Birisi sertti, birisi yumuşaktı, birisi ise normaldi. 5. kat asıl gürültülü yerdi. Bebekler için oyun alanı, mama ve uyuma salonu vardı. Yani oradan uzak dursak iyi olur. 6. katta havuz vardı. Çeşitli çeşitli kaydıraklar, havuza atlamak için yaylar ve bir bar vardı. Son olarak 7. katta ise camdan odalar vardı. Yani dışarıda neler olduğunu görebiliyordun. Burada bir gün kaldığımızda artık gitme zamanıydı derken asit yağmuru her şeyi eritmişti. Hiç düşünememişiz artık evsiz kaldık derken tanrı yardımımızı duyup her şeyi geri getirdi. Herkes “iyiki varsın tanrı!” Diye bağırmaya başladı. Yaşadığım garip günlerden biriydi buda işte.

(Visited 6 times, 1 visits today)