Zamana yolculuk yapma şansım olsaydı annemin çocukluğuna gitmek isterdim.Öyle güzelmiş ki o yıllar, masal dinler gibi dinliyorum.
Kocaman sokakları varmış.Herkesin arabası olmadığı için çok az araba geçermiş sokaklarından ve park eden araba çok azmış. Sabah çıkar akşama kadar oynarlarmış.Sadece acıkınca eve girerler sonra tekrardan çıkarlarmış.İp oyunları, saklambaç, top oyunları, sek sek oyna oyna doymazlarmış. Toprağa su katar, çamur yapıp o çamurdan evcilik malzemeleri yaparlarmış. Annem, “O zamanlar oyun hamuru mu vardı?”der. Kendi hamurlarını kendileri yaparlarmış.
Bayramlar da çok eğlenceli olurmuş. 23 Nisan’da şehir stadyumuna gider çok kalabalık halka gösteri yaparlarmış.Dini bayramlarda kapı kapı dolaşıp şeker toplanırmış.Hatta bir bayram dedemler annemi kayboldu sanmışlar. Annem sabah çıkmış poşetini tıka basa doldurana kadar eve gelmemiş.Ne güzel değil mi?Masal gibi…