Anlatmakla Bitmeyecek Efsane Şehir: İstanbul

İstanbul  ;   Sultanların şehri , dinleri birleştiriciliğiyle barındıran ,dünya ülkelerinin insanlarını bir araya getirebilen imparatorluğun şehri bu eşsiz şehir… O eşsizliğin içinde kaybolan bulutların  denizin üstünde savrulup giderken bir bardak sabah kahvesi alıp balkonda izlemek nasıl bir duygudur bilir misiniz? Ya peki sabah martılarının sesiyle uyanmak… Küçük yavrusuna uçmayı öğretirken bütün o aile fertlerinin yavrunun çevresinde dans edercesine kanat çırpışını izlemek ve uçmayı başardığında ise kulakları yırtarcasına hep bir ağızdan bağırmalarını her sabah ama her Allah’ın sabahı dinlemek nedir bilir misiniz? İşte her sabah torununu servisine bindiren tonton Ayşe Teyze , çiçekleriyle daha iyi ilgilenebilmek için sabahın o kör ışıklarında kalkan Süleyman Amca bilir.

Size tavsiyelerim olacak İstanbul’la ilgili adım adım… Önce deniz kıyısında dalga sesleri eşliğinde dumanı üstünde ince belli bir çay yanında güzel bir Çengelköy simidi ile güzel bir kahvaltı… Kahvaltı sonrası boğazda çingene vapuruna binmek, o iskeleden bu iskeleye giderken martılara attığınız simidin seyrine doyum olmaz. Kanlıcada inip pudra şekerli kanlıca yoğurdu yemek ise ayrı bir zevktir. Kanlıca’ nın az ilerisinde görkemli bir bahçenin içinde Osmalı Dönemin’ den kalan kasr sizi bekliyor olacaktır. Hıdiv  Kasrı’na ilk girdiğinizde sizi karşılayacak şey padişahların dahi saraylarında bulunmayan ev içi asansör olacaktır. Ardından Avrupa Yakası’ndaki Aşiyan’a geçip Boğaziçi’nin seyrine dalarak Orhan Veli’nin şarkısını mırıldanmalısınız. Şarkı söylerken hızınızı alamadınız mı ? Rumeli Hisarı’nda bir S          ezen , bir Candan ,bir Teoman dinlemeye ne dersiniz? Ah ahhh …  Konser çıkışında Ortaköy’de kumpir yemek, kavun tabağında dondurma yemek, yerken akşam karanlığında geçen takaları dinlemek ayrı bir hoşluktur. Gün daha bitmedi… En hızlı akan semtlerden biri olan Taksim’in yakınlarından geçip de meşhur Beyoğlu Çikolatası yemeden olmaz değil mi ?  Ben şimdiden sizin çikolata yerken kendinizden geçişinizi hissedebiliyorum. Haklıyım değil mi sizce de?

Hava kararmaya başladığında ise görürsünüz ki  Kız Kulesi’nin yalnızlığa bürünüşü , İstanbul’un müzmin hüznüdür aslında… Kız kulesi’nin yalnızlığı ve hüznü; hikayesine nispet edercesine , evlilik tekliflerinin yapıldığı , dileklerin tutulup aşk ilanlarının yapıldığı mekandır aslında…

İstanbul’un böyle güzel hikayesi çoktur ama vardır işte onun da kötü yönleri …  ‘’İstanbuI böyIedir. “Yaşanmaz burada” der çeker gidersin; üç gün geçmeden özIersin.’’ İstanbul işte böyle eşsiz güzelliklerle dolu , herkesin imrendiği tarihi ve geçmişine sadık olan güzel bir şehirdir. “Dünyadaki bütün şehirIer yok oIabiIir fakat İstanbuI gönüIIerde yaşamaya devam eder.”

 

 

EK: Birinci tırnağın olduğu kısım Bedri Rahmi Eyüboğlu’ na aittir. İkinci tırnağın olduğu kısım Gyllius’ a aittir. Avrupa’dan Aşiyan’a geçerken  https://www.youtube.com/watch?v=KiTAS9eSyig Orhan Veli ‘nin bu şiirini dinleyebilirsiniz.

(Visited 110 times, 1 visits today)