ANKARA’NIN DİLİNDEN

Merhaba, ben Ankara. Şimdi size kendimi anlatacağım. Hep insanların dilinden dinlediniz beni. Bir kere de benden duyun istedim. İnsanlar beni sürekli “başkentimiz” diye anlatıp bitiriyorlar. Oysaki ben sadece başkent değilim. Ben birçok şeyim ama insanlar bunun farkında bile değil. Evet, belki İstanbul daha büyük, daha güzel, daha fazla nüfusu var ama benim de güzel yanlarım var. Şimdi size bunlardan söz edeceğim. Öncelikle ben sonradan başkent oldum diye bence ben daha kıymetliyim. Sonuçta savaşlarda her yere düşman girmiş ama Ankara’ya girememiş çünkü Ankara Türkiye’nin tam ortasında bir şehir. Bu demektir ki ben çok korunaklı bir şehirim. Benimde diğer şehirler gibi olmazsa  olmaz bir halk oyunum, yöresel yemeğim var. Evet, belki biraz İstanbul’u kıskanıyor olabilirim çünkü o şehir ünlü bir şehir. Bir sürü oyuncu orada, benimde böyle ünlülerim olsa keşke ama en önemlisi benim başkent olma sebebim Atatürk. O olmasaydı ben de şu an sizlere başkent gibi kendimi anlatamazdım. Atatürk her şehri gezdi ama başkent İstanbul olarak kalsın demek yerine başkenti Ankara yaparak belki tüm Türkiye’nin düzenini etkileyen bir şey yapmış oldu. Benim şehrim coşkulu, sevimli, tatlı bir şehir. Bu da bana yeter. Tüm şehirleri severim. İstanbul yakın arkadaşım, Konya, Gaziantep, Bodrum’u tanırım. Tüm şehirlerle dostumdur.

(Visited 39 times, 1 visits today)