Verdiğim en iyi kararmış anı, karanlık bir akşamüstü bir parkta bir arkadaşımla oturduğum sessiz anla başladı. Sokak lambalarının saçtığı ışık, ağaç yapraklarından süzülen yağmur damlaları arasında kaybolmuştu. İnsanların yağmurdan kaçmak için panikle koşuşması, bana hayatın süratli bir şey olduğunu hatırlatıyordu. İçimde tuhaf bir his vardı, kafamda karmaşık sorular uçuşuyordu. İşte o an aklımda “verdiğim en iyi kararmış” cümlesi yankılanıyordu.
Bugüne kadar hayatımda çokça anı biriktirmiştim iyi veya kötü. Bunlar adeta benim için dağın zirvesine nasıl ulaşılır sorusuyla bağlantılıydı aslında. Hiçbir şeyin o kadar kolay olmadığı ve hayatta bir şeyi başarmak istiyorsan o merdivenden çıkarken bazı engellerle karşılaşabileceğimi gösterdi bu zorluklar. En nihayetinde istediğim sonuca ulaşmıştım tabii. Ama geride kalanlara bakarsak soyut ve somut olarak verdiğim kayıplar olmuştu. Yine de pes etmedim. Hayat bu zıtlaşır senle, inatlaşır. Bu yüzden bizimde buna göğüs germemiz ve hayatı haksız çıkarmamız gerekir.
Arkadaşım yanımda otururken “Bazen anılar karanlıktan doğar”, dedi. Karanlık hayatta kaçınılmaz bir şeydi. Bir anda hayatımda yaşadığım, çektiğim zorluklar geldi, düşündüm. Kayıplar, ölümler, hayal kırıklıkları… Fakat bunların hepsi bugün beni güçlü yapan şeylerdi. Şu anda ise dağın zirvesine ulaşmış bir vaziyetteydim.
O gün gökyüzündeki bulutların acıları hüznü kabul eder gibi ağlayışı benimde içimdeki ağlamaları, hüznü kabullenmeme sebep oldu. Anılar ise verdiğim en iyi kararlarmış aslında bunu gördüm. Bir hayat dersiymiş benim için. Benimde bugün bu noktaya gelme sebebimdi anılar. Arkadaşımın yüzündeki tebessüm bana her kötü şeyin çözümü karanlığın aydınlanabileceğini hatırlattı. Her bir anı, yeni bir başlangıçtı; bazen pes edecek kadar karşı karşıya kaldığın zorluklar bazen de yolun sonunun aydınlık olduğunu gösteren.
Bu sayede aklımda dönen sorular daha da netleşmeye başlamıştı. Hüzün, keder, mutluluk, umut… Hayatta her şeyin hallolabileceğini anladım. O gün karanlığın aslında bir öğrenme ve alışma süreci olduğunu anladım. Belki de bu yüzden en iyi karalarmış anılar. Her yeni bir anıda (küçük veya büyük, önemli veya önemsiz) hayat için yeni bir ders oluyor. Artık git gide daha tecrübeli bir insan olmaya başlıyor insan. Bu sayede diğer engeller karşısında daha kolay mücadele veriyor.
Bir an artık yağmurun yağmadığını, durduğunu fark ettim. Gökyüzü aydınlanmaya başlamıştı adeta çözümlerin hallolması yani bir umut ışığı gibiydi. İşte o an verdiğim en iyi kararmış anı, hayatımın en değerli derslerinden biri haline geldi.