Amy 7 yaşında bir kızdı. Amy bilim insanı olup değişik deneyler yapacaktı. Bir gün Amy kardeşi Anderson’a “Bir laboratuvar açmak ister miydin?” diye sormuş. Anderson “İsterdim, neden sordun? ” demiş. İkisi de babalarının yanına koşup “Bize laboratuvar açar mısın?” diye sormuşlar. Babaları ” Eğer bir sorun çıkmazsa olur.” demiş. Çocuklar söz vermiş. Bir ay geçince laboratuvarın yapımı bitmiş. Bu sırada Amy deney yapmak için bir sürü şey bulmuş mesela sprey ayakkabılar , komik saç spreyi ve en önemlisi zaman makinesiymiş. Zaman makinesi yapmak 21 haftasını almış. Amy Anderson’ un zaman makinesinin ayarlarıyla oynadığını görmüş “Sakın ona dokunma.” demiş Anderson’ a; ama söylemek için çok geç kalmış bir kıvılcım tutuşturmuş ve patlama. Anderson ‘ un her yeri kül duman olmuş.
Amy makinenin işe yaramadığını düşünmüş ama uğraşmaya devam etmiş. Nihayet 31 Ocak günü makineyi çalıştırmış. Amy sevinç çığlıklarıyla havaya uçmuş. Babasını ve Anderson’ı zıplayarak uyandırmış. Babasının gözleri fal taşı gibi açılmış, Anderson’ un ağzı açık kalmış. Amy hala sevinçten uçuyormuş. Nasılsa makineyi çalıştırmış. Amy zaman makinesi ile ilgili minik kitaplar yazmaya başlamış. Anderson da laboratuvarda birkaç şey yapıyormuş. Amy küçük bir kızmış ama yine de kitaplarının yayınlanmasını istiyormuş. İlk önce izin vermemişler sonra kitabı okuyunca basmaya karar vermişler. Amy çok sevinmiş.Teşekkür edip ayrılmış. Babası başaracağını düşünmüyormuş ama yanılmış. Amy haberi verince babası dans etmeye başlamış. Amy büyüyünce teknoloji ilerlemiş. Amy’nin buluşunun ne kadar değerli olduğunu anlamışlar bu yüzden kendiyle gurur duymuş.