Merhaba Amca, bu mektubu düşüncelerini düşüncelerimle değiştirmek istediğimden, ancak düşüncelerimin boyutu sözlerime yetişemediğinden, sözlü olarak değil de mektup formatında yazıyorum, düşüncelerimi ifade etmenin en iyi yolununda mektup yazmak olduğunu düşündüm. Çünkü sözlerime nazaran yazılarımı uzun uzun kurgulayabilir, düşüncelerimi en saf, en net haliyle ifade edebilirdim.
Bu düşünceleri toparlamak ve mantıksız davranmamak adına seni anlamaya çalıştım. Temel düşüncen her ne kadar sen farkında olsan da olmasan da seni toplumlardan farklı kılan din, milliyet, kültür ,vatan , bayrağına gibi konularda yani milli kimliği, seni sen yapan şeyleri muhafaza etmek istiyorsun, bu kimliğin muhafaza edilememesinin sonucunun yozlaşmak veya birilerine bağlanmak olacağını düşünüyorsun . Çünkü zamanında bu kimlikler kimi kimseler tarafından yok edilmeye çalışılarak bizlere bir tehdit oluşturdu .Bir bakıma iyiliği korumaya, muhafaza etmeye çalıştığını söyleyebiliriz . Dinine, vatanına, bayrağına diğer milletlerden kıyasladığımızda büyük bir sevgisi olan bir millettik. Çoğu zaman milletçe daha doğrusu ulusça, başka milletlerin iradesi doğrultusunda veya başka milletlerin iç politikalarının sonucu oluşan ideolojilerin anavatana gelmesiyle dolaylı olarak. Bizi bölmüştür.
Ancak ayrıştığımız bir nokta var. O da Dünya’mızın geri kalanında sömürgelikten kurtulmuş toplumlar ve mevcut durumları analiz edip etmediğimiz.Ben o sömürülmüş toplumlara baktığımda o toplumların oldukça muhafazakar olduğunu düşünüyorum üstelik, o kitleler sömürülüşe karşı bir tepki değildi, hatta sömüren kurumların bir etkisidir.Zamanın sömürülen devletlerinden “muzdarip” Şerif Hüseyin ve yandaşları, bağımsız bir arap devleti hayali ile din adı altında kendi devletlerine ihanet etmiştir,ve bunun sonucu olarak ilerlleyen dönemlerde çeşitli arap devletleri İngliz ve Fransızların boyunduruğu altında girmiştir, ve bu kukla devletleri Şerif Hüseyin ve yandaşları yönetmiştir. Yani bu sömüren ya da kötü emelli devletler, bizi geleneklerden uzaklaştırmak yerine ona bağlı kılıyorlar, eğer beni anlamak istiyorsan bu düşüncemi anlayabilrsin.
Bu tip düşüncelere karşı oluşumun uluslararası sebebi buydu, peki ulusal sebepleri neler?
Bunun cevabı da ülkemizde 2 tip gelenekselci olması ve bu fikirleri temsil eden politikacaların bu iki kitleye de hitap etmeye çalışması ve ortaya başarısız bir sentezin çıkması. Bu kişiler kimi zaman laikliğin öneminden bahsedip kimi zaman laikliğin dinsizlik olarak anlaşılmasından yakınmıştır ya da Atatürk’e çeşitli iftiralar atıp aynı zamanda Atatürk bugün yaşasaydı onların partisini destekleyeceklerini söylemişlerdir, muhafazakar politikacılar müzeleri kapatmışlardır , bürokratlar milli kimliğimizi, bizi iyiliğe götürecek olan kimliğin iyi yanlarını muhafaza etmeyip kötyü yanlarnı muhafaza etmiştir.