Ali sarı saçlı , mavi gözlü , beyaz ten renkli bir çocuktu . Ali okuldayken çok yorulmuştu . Eve geldiği zaman annesini arayıp direkt yatağına gitti . Ali yatağına uzanıp bir ohh çekti . Önce tek boynuzlu bir at sonra ise uçan domuzları gördü . Ali bunları halisülasyon olduğunu sandı ve aldırmayıp uyudu . Uçan domuzlar ve tek boynuzlu atlar onu bulutların üzerinde bir yere yani kendi ülkelerine götürdüler . Ali uyandığı zaman gözlerine inanamadı , “
Aman tanrım dedim “ dedi . Sordu “ Neredeyim ben? “ diye tek boynuzlu ata. Atta “Sen Bulut Ülkesindesin “ dedi . “ Burada her şeyi yapabilirsin . Mesela senin saçının rengi sarı ya , bak şimdi siyah oldu . Benim rengim ise beyaz , bak şimdi mor oldu . Bak gel burası pırıltı mağazası . Buradan istediğin gücü alabilirsin ama sadece 3 güç . “ Bir on metre yürüdükten sonra kafeteryaya geldiler . “ Burada mutluluk içeceği yiyeceği satılır . “ Dedi tek boynuzlu at . Ama ali hala gözlerine inanamıyordu . Bir 1 saat geçtikten sonra annesinin eve geleceği aklına gelince hemen tek boynuzlu atı çağırıp “ Beni tekrar eve götürür müsün ? ” diye sordu . Tek boynuzlu at ise “ Tabii ki de “ deyip aşağıya indirmiş . Eve annesi gelince Ali her şey yolundaymış gibi davranıp her şeyi görmezden gelmiş .