Sevgili Ailem,
Hayatım boyunca sizin bana verdiğiniz emeğin karşılığını verebilmek için çalıştım. Nasıl siz benim yüzümün gülmesini istediyseniz ben de sizin gülmenizi, gurur duymanızı hatta mutluluktan ağlamanız için uğraştım. Sizin dünyanın en mutlu ebeveynleri olmanız için uğraştım. Hedefimi tıp yaptım tüm hobilerime, isteklerime rağmen ve deli gibi çalıştım. Çalışırken kendi özelliklerimi köreltmemeye çalıştım. Sanata olan ilgimi hiçbir zaman kaybetmedim.
Her zaman beraber sevindik, mutlu olduk bazen üzüldük ve ağladık. Hiçbir zaman yaşıtlarım gibi triplere girip sizi sevmediğimi söylemedim. Her zaman sizi sevdim ve sizin beni bu kadar sevmenize şaşırıp kendimi şanslı hissettim. Bir insanın seni bu denli sevmesi, senin için canını verebilecek olması, geleceğini senin için daha çok düşünmesi ve gözündeki mutluluk için bu kadar çok şey yapabilecek olması mucizevi gibi. Bunun farkında olup size daha çok değer verdim.
Uzun zamandır içimden sanatla ilgili işler yapmak geçiyordu. Sizin tıp istemenize rağmen geleceğimi gözümde canlandırdığımda kendimi doktor olarak canlandıramıyorum hatta bu düşünce beni niyeyse korkutuyordu. Bu nedenle ben de şansımı deneyip yurt dışına da başvurdum. Bugün sabah tıbbı kazandığımı öğrendiğimden beri düşünceliydim ta ki yurt dışındaki üniversiteye de kabul edildiğimi öğrendiğimden beri. Bu durumun beni ne kadar mutlu ettiğini anladığımda aslında kararımı çoktan vermiş olduğumu da anlamış oldum.
Her zaman arkamda duracağınıza inandığım için buna da izin vereceğinizi düşünüyorum. Doktorluğun daha iyi bir meslek olduğunu, daha başarılı olabileceğini düşündüğünüzü biliyorum ama daha kendimi doktor olarak düşünemezken bu mesleği nasıl öğrenebilir, nasıl bu meslekte mutlu olabilirim ki? Para kazanmanın mutlulukla oranlı olduğunu, mesleğini yapan kimsenin mutlu olmadığını düşünmediğinizi biliyorum. “İnsanlar ne yaptığını ve ne kazandığına bakar ve ona göre davranırlar sana.” dediğinizi hatırlıyorum. Bunların hepsi doğru olabilir ama benim için insanların düşüncesi de ne kadar para kazanıp ne durumda olduğum çok da önemli değil. Siz böyle yetiştirmediniz mi beni? Her şeyin para olmadığını öğrettiniz. İlerde arkadaşlarımla otururken onlar oflaya puflaya okula giderken ben heyecanla gitmek aynı zamanda işimi de sevmek istiyorum. Çevremde sevdiğim insanlar oldukça ve sevdiğim işleri yaparken mutlu olacağıma, gözlerimin içinin güleceğine eminim. Sizin de bunu anlayacağını düşünüyorum ve istiyorum. Umarım anlarsınız ve benim için mutlu olabilirsiniz. Çünkü ben bu mutluluğumu da her zamanki gibi sizle paylaşabilmek istiyorum.