Bir sonbahar sabahıydı, ağustos böceği yatağından kalkmış camı seyrediyordu. Birden karıncaları gördü. Hemen üstünü giyip dışarı çıktı. Karıncalar çalışıyordu. Ağustos böceği hemen gidip karıncalara ne yaptıklarını sordu. Karıncalar “kışa yemek topluyoruz” dedi hep bir ağızdan. Ağustos böceği peki diyip arkadaşlarıyla futbol oynamaya gitti. Günler günler geçti en sonunda kış oldu. Karıncalar evlerinde keyif çatıyorlardı. Birden kapı çalındı. Bir karınca gidip kapıyı açtı. Bu ağustos böceğidi. Karınca ne olduğunu sorunca, ağustos böceği “sizde bulgur var mı?” diye sordu. Neden istiyosun ki. Yemek için tabi başka ne için olacak. Hayır öyle demek istemedim. Ne demek istedin o zaman. Bulgurun mu yok? Alamadın mı? Şöyle oldu: ben bütün bulguru yedim sonra telefonumu açıp Getir’den sipariş vermek istedim ama bizim ana caddeye çıkmak için köprüden geçiyoduk ya, orası şu anda kullanılamıyomuş. O yüzden buraya kurye gelemiyomuş. Tamam sana vercem bulgur demiş karınca ve bu öyküde burada bitmiş.
Ağustos Böceği İle Karıncanın Öyküsü
(Visited 17 times, 1 visits today)