Açlık Krizimiz

Dünya nüfusu gün geçtikçe artıyor ve artık yiyecek kaynaklarımız sürekli artan nüfusu besleyecek kadar yeterli değil. Bu nedenle genetiği değiştirilmiş besinler hayatımıza büyük bir hızla giriş yapıyıyor. Yiyecek kaynaklarımız tükendiği taktirde genetiği değiştirilmiş gıdalar kıtlık ve açlığın tek çözümü haline gelecek.

Genetiği değiştirilmiş gıdalar her ne kadar insan vücuduna zararlı maddeler içersede böyle bir hızla ilerleyen bir toplumu kıtlıktan kurtarmanın tek yolu olabilir. Tükettiğimiz besinlerin genetiği ile oynayarak o besinin daha hızlı yenilebilir konuma gelmesi ve daha çok üretilmesi sağlanabilir. 2003’teki Araştırmalara göre dünya genelinde toplam 67.6 milyon hektarlık alanda GDO’lu bitki yetiştiriliyor birinci sırada ABD olmak üzere Güney Afrika,Çin,Brezilya ve Kanada gibi bir çok ülkede toplumunu beslemekte GDO’yu çözüm olarak görüyor. Genetiğiyle oynanmış besinler insanlar üzerinde alerjik reaksiyonlara sebebiyat verebiliyor ve ekosistemdeki dengeyi ve zinciri bozabiliyor.GDO’nun birçok zararlı özelliği olsada zararlı özellikleri kadar yararlı özelliği de vardır örneğin; virüs ve böceklerin neden olduğu hastalıklara ve kuraklık,tuzluluk,soğuk gibi birçok çevresel koşullara dirençli bitki üretimi sağlamaktadır.

Hayvancılık sektöründe ise et ve süt amaçlı üretilen hayvanların verimini artırmak amacıyla GDO teknolojisine başvurulmaktadır. Peki besinlerin genetiğiyle hiç oynanmasaydı neler olurdu dünyadaki açlık sorununun önüne hala geçilemesede eğer GDO hiç kullanılmasaydı bu sorun şu ankinden en az 3 kat daha kötü olurdu GDO ve yapay üretim sayesinde daha ucuz gıda üretebilmeye başladık ve bu sayede daha fakir coğrafyalara besin ayırabilme oranları arttı. Eğer daha yüksek fiyatlarda üretiliyor olsaydı gözden çıkarılacak ilk yerler en fakir yerler olurdu ve oralara giden gıda miktarı azalırdı. Şu anda dünyadaki  herkesi doyurabilecek besinin daha fazlası üretiliyo ama üretilen besinlerin %30-40’ı çöpe atılıp kullanılamayacak duruma geldiği için ihtiyacı olanlara ulaştırılamadan yok ediliyor. Peki bu durumu durdurmak için ne yapabiliriz dünyadaki herkes gerçekten ihtiyacı olan kadar besin tüketse açlık sorunlarının bir kısmı kolaylıkla çözülürdü. Şu anda kıtlık,kuraklık,çatışmalar ve ekonomik krizler nedeniyle açlığın vurduğu üleklerin başında Orta Afrika Cumhuriyeti yer alıyor. Bu ülkede, nüfusun yüzde 53.6’sı yeterli oranda yiyeceğe ulaşamazken, Orta Afirka Cumhuriyeti’nin nüfusunun yüzde 45.9’unun açlıkla mücadele ettiği savaşın vurduğu Yemen takip ediyor.

Bu nedenle ben GDO’ nun sürekli artan nüfusumuzu ciddi kıtlık ve açlık tehlikesine karşı tek çözüm yolu olduğunu düşünüyorum ve besinlerin genetiğiyle oynanmaya devam edilmesi gerektiğini savunuyorum. Eğer besinler ile hiç oynanmasaydı şu anda bu kadar kalabalık bir topluma sahip olabileceğimizi sanmıyorum.

(Visited 32 times, 1 visits today)