Merhaba! Benim adım Tuğsem. Bugün hayatım boyunca ilham aldığım daima onun gibi olmak istediğim hayatımda tanıdığım en iyi insanı tanıtacağım. İste karşınızda ABLAM! Hayatımda tanıdığım en iyi kişi. Fiziksel olarak birbirimize çok benziyoruz. Neredeyse aynı düşünüyoruz. Ablamla oyun oynayacaktık beş dakikada farklı resimler çizim resimleri değiştirecektik ve öbürünün resmini tamamlayacaktık ama ikimiz de aynı resmi çizdik her şeyi aynıydı. Aramızda sekiz yaş olmasına rağmen neredeyse her şeyimiz aynı. O çok neşeli, zeki, eğlenceli, güzel onu tarif edecek kelimeleri bulmak imkansız. Onu fiziksel olarak şöyle tanımlardım; kahverengi uzun saçlı, uzun boylu, güzel, hafif dalgalı saçlı… Ablam benim için hayatımdaki en önemli kişilerden biri hatta biri bile değil en önemli kişi. Onun gibi olmayı çok istiyorum. Hep istedim. Biri bana dese ki ablan mı ölsün sen mi ben hiç düşünmeden ben derim. Hayatım boyunca benim idolüm oldu ablam. İsimlerimizin anlamları da benziyor. Benimki Tuğsem “Cennetin kapısında bekleyen melek.” demek. Ablamınki ise Nisa Tuana ” Cennete düşen ilk yağmur damlası.” demek. Ablamın doğum günü 19 Ağustos. Bu yüzden de benim uğurlu sayım 19. Hatta ona bir şiir yazıyordum tam bitmedi ama ben yine de yazacağım:
Olmak istedim hep senin gibi,
İdolüm oldun hep sen benim,
Zeki, neşeli, sosyal,
Kim istemez olmak senin gibi.
Bana mutluluk verdin sen,
Dünyada en sevdiğin kişisin sen,
Dünyada en güzel kişisin sen,
Kraliçesin adeta.
Uğurlu sayım oldu 19,
Düşmanım oldu mutsuzluk.
Bu kadardı, biraz kötü oldu biliyorum ama yine de ablam için her şeyi yaparım. Biraz fazla uzattım sanırım ama konu ablam olunca hiçbir şey az değildir benim için. Umarım çok sıkılmamışsınızdır. Çok fazla tekrarlamış olacağım ama yine de ablam gibi olmak için her şeyi yaparım. Neyse daha fazla sıkmayacağım seni. Buraya kadar okuduğun için çok teşekkür ederim. Daha sonra görüşürüz.