Sokaktaki insanlara hal hatır sorduğunuzda çoğu, yaşantılarının kötü olduğundan yakınır. Kimi parasının az olduğundan, evlenemediğinden, geçinemediğinden, ders notlarından, işsiz kaldığından; kimi ise geçmişinden şikayetçidir. Oysa varlığımızı sürdürdüğümüz dünyanın sorunlarını kimse dikkate almamaktadır ya da kendi sorunlarının temelinin bunlara dayandığını düşünememektedir.
En basitinden çevre kirliliğini düşünelim. Arabaların çevreye verdiği zarar, pet şişe ve plastik poşet kullanımının artması, zirai ilaçların bilinçsizce kullanılması, fabrika sayısının artmasıyla oradan çıkan zararlı atıkların artması gibi pek çok neden çevre kirliliğine neden olmaktadır. Bunun sonucunda çoğu ülkenin temiz suya erişimi, sağlıklı toprağa ve dolayısıyla sağlıklı mahsule erişimi engelleniyor. Oysa çevreye zarar vermeyen araçlar kullanabilsek, plastikleri geri dönüşümle doğaya kazandırabilsek, topraktan doğal ve sağlıklı ürünler elde edebilsek, sanayide ve teknolojide üretim değil sağlık odaklı çalışabilsek çevre kirliliği olmaz; işte o zaman dünya daha güzel bir yer olur.
Aynı zamanda insanların mutlu, kültürlü, bilinçli olabilmesi için eğitim gereklidir. Ancak dünyada bırakın insanların aynı düzeyde eğitim almasını, çoğu insan eğitim bile alamamaktadır. Eğitimsizlik sonucunda insanlar işsiz kalıyor, para kazanamıyor dolayısıyla yeterince geçinemiyor, mutsuz oluyor. Oysa ister köyde ister şehirde yaşasın; ister yoksul ister zengin olsun her insana eğitim fırsatı verilmelidir. Demek istediğim şu ki herkese eğitimde fırsat eşitliği sağlandığında dünya daha güzel bir yer olur.
Birçok toplumda kadınlar ev işlerini yapıp çocuklarına bakarken erkekler işe gider, çalışır eve para getirir düşüncesi vardır. Bazı toplumlarda ise kadınlar evde, tarlada, ofiste, fabrikada ve birçok yerde çalışırken bir yandan da ev işlerine ve çocuğuna yetişmektedir. Erkekler de yalnızca çalışır, eve para getirir. Onun dışında ne ev işlerine yardımcı olur ne de çocuğu ile yeterince ilgilenir. Dolayısıyla kadınlara yüklenilen görev daha fazladır. Oysa hem kadınlar hem erkekler çalışır, eve ortak para getirirlerse ve ev işlerini, çocuklarının bakımını paylaşırlarsa cinsiyet eşitliği sağlanmış olur. İşte o zaman dünya daha güzel bir yer olur.
Enerji kullanmadan yaşamın sürdürülebilmesi mümkün değildir. Enerji kaynaklarına herkesin ihtiyacı vardır. Günümüzde sıkça kullanılan enerji kaynakları petrol, kömür, doğalgaz ve az da olsa sudur. Ancak her ülkede bu enerji kaynakları bulunmamakta ya da ülkeler bu enerji kaynaklarına erişememekte. Bu yüzden ülkeler birbirleriyle savaşmakta ya da birbirlerini sömürmektedirler. Oysa su, rüzgar, güneş gibi doğal enerji kaynaklarının kullanımı artsa ve bu kaynakları kullanıma geçirebileceğimiz şeyler üretilse ve petrol, doğalgaz tarzı kaynakların kullanımı azaltılsa işte o zaman dünya daha güzel bir yer olur.
İnsanların temel ihtiyaçlarından biri de beslenmedir. Dünyanın birçok yerinde insanlar bilinçsizce tüketim yapıyor.
Gereğinden fazla yapılmış yemekler, ihtiyaç olmadan alınan yiyecekler artıyor ve çöpe atılıyor. Dünyanın bazı yerlerinde ise insanlar yeterince besin alamıyor ya da aldıkları besinler sağlıklı olmuyor. Yani beslenme ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar ve açlık sorunu çekiyor hatta ölüyorlar. Oysa bu kadar israf yapılmasa, bilinçli ve dengeli besin tüketimi yapılsa, her insan ihtiyaç duyduğu besine ulaşabilse işte o zaman dünya daha güzel bir yer olur.
Herkesin mutlu olacağı güzel bir dünya elde etmek çok da zor olmamalı. Bencil olmazsak, empati kurabilirsek, paylaşmayı başarabilirsek işte o zaman dünya daha güzel bir yer olacaktır.