Hepimiz eşit doğuyor adaletsiz büyüyoruz .Dünyaya ilk geldiğimiz saniyeden beri aynı canlıyız ama zaman geçtikçe karşılaştırdığımız durumlar tanıştığımız insanlar yetiştirildiğimiz evler bizleri değiştiriyor.İlk doğdunuz anı düşünün ve büyümenizi hayal edin; ilk kıyafetlerinizi, oyuncaklarınızı… Eğer bir kızsanız pembe emziğiniz ve elbiseniz siz doğmadan aylar önce alınmış eğer bir erkekseniz ilk oyuncağınız olan arabanız beşiğinizin üstünde sizi bekliyor olacaktır .
Biraz daha büyüdüğünüzü hayal edin mesela 1. yaş gününüz bir kız olarak tabii ki i pembe bir bebek eviniz erkek olarak da masmavi akülü bir arabanız çoktan alınmıştır bile.çünkü mantıklı olan kızları pembe giyinmesi bebeklerle oynaması evde yemek yapması erkeklerin ise mavi giyinip arabalar ile oynayıp büyünce de mekanik ve mühendislikle ilgili işler yapmasıdır değil mi? Bu bir şaka olsa da bu olaylar dünyanın çoğu bölgesinde maalesef ki büyük bir problem. Neden mi?Çünkü ülkelerimizin geleceğini oluşturacak biz çocuklar özgür bir şekilde yetiştirilmeyip başkalarının olmamızı istediği şekilde tabular üzerinde yetiştirildiğimizde onların istediği gibi anneler babalar öğretmenler oluyoruz sanki bu hayat bizim değilmiş ve sadece bir kez gelip dilediğimiz gibi yaşayıp eğlenip öğrenmemiz gerekmiyormuş gibi. Size bu konunun ciddiyetini gösteren bir örnek vermek istiyorum çok küçük olsada durumu özetleyen bir örnek geçen hafta ailem ile aışveriş yaparken önümüzde bir kadın ve kızı vardı .Kız mavi sürpriz yumurtayı almak isteyince annesi önce kıza sinirlendi sonra o erkekler için sen erkek misin diyerek izin vermedi.Bu sorun çok küçük bir çikolata alma konusunda bile böyleyse normal hayatta nasıldır bir düşünün.Kızlar araba oynamaz diye yetiştiremediğimiz mekanik mühendisleri , erkekler şef olmaz diye kazanamadığımız dünya birincilikleriyle , ve en önemlisini cinsiyet kavramını renkler ve şekillerden ibaret sanan nesiller ile dolu kaçınılmaz bir gelecek bizleri bekliyor olacak. Ama bu konunun ciddiyetini anlayıp harekete geçersek bu geleceği çok daha özgür ve yaşanabilir hale getirebiliriz .Bu değişim için toplumumuzun en küçük ve en değerli yapı taşı olan ailelerimizden başlamalıyız burdan sizlere sesleniyorum bırakın kızınız mavi giysin oğlunuz pembe mor giysin istedikleri gibi eğlenip kendileri olsunlar çünkü kız ya da erkek günün sonunda hala sizlerin çocukları olacaklar.
Yazımı Kofi Annan’ın cinsiyet eşitliğinin önemini çok iyi şekilde özetleyen bu sözüyle bitirmek isterim:
‘Cinsiyet eşitliği sadece bir hedef değildir. Cinsiyet eşitliği, yoksulluğu azaltmanın, sürdürülebilir bir kalkınma yaratmanın ve iyi yönetim oluşturmanın temelidir.”Cinsiyet eşitliği sadece bir hedef değildir. Cinsiyet eşitliği, yoksulluğu azaltmanın, sürdürülebilir bir kalkınma yaratmanın ve iyi yönetim oluşturmanın temelidir.’