Zekaya inanır mısınız? Yoksa tüm başarılara çalışmakla mı ulaşırız? ‘Zeki olmayan yapamaz’ gibi düşünenler illaki vardır aramızda. Böyle insanlar var ki çocuğu zeki değil diye okuldan alıyorlar. Onları sınav notlarına göre seviyorlar. Çocuğun notu ellinin altındaysa sevmiyor hem de kendi çocuğu olmasına rağmen.
O çocukların okuldan alınma nedenleri zeka geriliği mi sizce de okulundaki tüm çocuklar zekiyken birkaç çocuk mu bu sorunu yaşıyor. Diğer çocukları neden okuldan almıyor aileleri?
Florida Üniversitesi prof. Anders Ericson yıllarca süren çalışmalarından sonra 10.000 saat kuramını ortaya koymuştur. Ona göre bir işte başarılı olmak için on bin saat çalışmak gerektiğini düşünüyor. Ericson bu kuralı her insan için aynı tutuyor yani ona göre başarılı olmak için sadece çalışmak yeterli. Çünkü eğer öyle olmasaydı örneğin 150 IQ olanlara 10.000 saat iken 140 IQ olanlara 11.000 saat olurdu.
Bu 10.000 saatin etkili olmasında elbette her insan eşit değil. Zeka bakımından elbette eşitiz ama deneyimler, daha önceden gördüklerimiz, eğer öğrenciysek okuduğumuz okulun öğretmeni vesaire. Bütün bunlar 10.000 saat kuralının etkilerini değiştiriyor. Yine de 10.000 saat çalışmışsak bu etkenlerin çok büyük bir etkisi yok.
Bazı araştırmalara göre her bebek hemen hemen eşit zekada doğar. Atalarımızın da dediği gibi ağaç yaşken eğilir düşüncesi çok doğru ki 1 yaşından itibaren eğitilmeye çalışılan çocuklar büyüdüklerinde, öğrenmekte akranlarından daha rahat olurlar bunun nedeninin de on bin saatin bir kısmını onlardan daha fazla doldurduklarını düşünüyorum.
Şimdiye kadar söylediklerim yani on bin saat kuralının zeka farketmeksizin başarıya ulaştırdığı size yalan gibi geliyorsa muhtemelen siz zekaya inananlardansınız. Sizi biraz daha ikna edeyim şöyle düşünelim. hiçbir bebek doğduğunda konuşmayı bilmez ya da yürümeyi. Hepsi bunları düşe kalka öğrenir. Profesör Anders Ericson zeki olmak için çalıştığımız için çalışmanın önemli olduğunu düşünüyor. O zeki insanların zeki olmayanlara göre daha çok çalıştığı için onlardan daha zeki olduğunu düşünüyor yani Ericson zekanın çalışmakla kazanıldığını düşünüyor.
Aziz Sancar’ın da dediği gibi ben zekaya inanmıyorum bizi birbirimizden ayıran emektir. Çalışan herkes başarılı olabilir. Tek yapmamız gereken çalışmak verimli çalışmak. Gerçekten bir başarıya gönülden ulaşmak isteyerek o işe tam olarak on bin saat harcamak çünkü o başarıya gönülden ulaşmak istiyorsan bu fedakarlığı yaparsın. Zekanın fark etmediğini ikizleri aynı okula göndererek kimin daha çok çalışıp kimin daha başarılı olduğuna bakarak anlayabiliriz. Böyle bir deneyde kimin daha başarılı olacağını bilmek çok da zor değil. Daha çok isteyenin.