Ela 23 yaşında, sarışın, beyaz tenli, zayıf, gözleri çekik Asyalılara benzeyen güzel bir kızdı. Arkadaşı Melis ile çok iyi anlaşırdı. Melis 25 yaşında biraz kilolu, kısa boylu, çok neşeli bir kızdı. Aynı zamanda Ela’nın en yakın arkadaşıydı.
Ela ve Melis bir gün, güzel bir parka gittiler. Yeşilliğin içinde, ağaçlarların, çiçeklerin olduğu, oksijen dolu bir yerdi. Karınları acıkmıştı, hamburger ve patates kızartması yediler. Parkın küçük bir de havuzu vardı. Havuza para atılıp, dilek dileniyordu. Kızlar hemen bozuk para aradılar, şansına sadece Ela’nın bozuk parası çıktı. İki kız parayı beraber atıp dilek dilediler. Sonra bir kaç şey almak için, evlerine yakın bir alışveriş merkezine gittiler. Tam kapısından geçerken konfetiler patladı. Ne olduğunu anlayamadılar.
Aslında bilmeden alışveriş merkezinin bir milyonuncu müşterisi olmuşlardı ve bir ödül kazanacaklardı. Yetkiler onları ödülün yanına getirdi. O da ne? Kırmızı bir araba kazandılar. Araba çok güzeldi, kırmızı renkli bir jipti aslında. Bu yeni arabanın tüm işlemlerini internet üzerinden hallettikten sonra, aracı teslim almak için buluşma noktasına gittiler. O da ne?..Alışveriş merkezinde gördükleri araba bu değildi…Üstelik rengi de lacivertti. Evet lacivert güzel bir renkti ama, Ela ve Melis kırmızı rengi daha çok seviyorlardı.
Yetkililerle defalarca görüşmelerine rağmen, sözleşmede alışveriş merkezinde gördükleri arabayı başka bir müşterinin kazandığını, o nedenle de kendilerine bu arabayı verebileceklerini söylediler.
İki kafadarın pes etmeye niyeti yoktu. Teslim aldıkları aracı doğru sanayiye götürdüler. Arabayı kırmızıya boyattılar, gerekli yazılı işlemleri yaptıktan sonra, hemen binip gezmeye başladılar. Sonrasında ikisi de çok mutlu oldu. Çünkü onlar havuza parayı atarken kırmızı bir araba dilemişlerdi ve dilekleri kabul oldu…
Umarım okuyan herkesin dileği kabul olsun…
Derin Yaz Uçar
2-A 182
Beştepe Okuları