canım odam

Güzel Odam

Odamın duvarları mavi, masam orta boy ve masama birleşik iki büyük kitaplık, bir tane de masamın tam üstünde birleşik küçük kitaplık var. Yatağım orta boy ve bana göre çok uygun. Odamda kocaman bir gömme dolap var. Gömme dolap odamda olsa bile yine orada babamın gömlekleri ve kazakları bulunuyor. Babam bazı günler sabah vakti, benim odama gelip, kıyafetini alıp, tekrar kendi odasına gidiyor. Bu durumdan hiç rahatsız değilim. Çünkü babam uzun süre odamda kalmıyor. Odam keşke mavi değil, yeşil olsaydı ve iki gömme dolap bulunsaydı. Beş tane de kitaplık ve daha rahat çalışmak için de kocaman bir masa isterim.

Odamın kuralları da vardır. Bu kuralları ben, yani Bilgehan koymuştur. Odama zarar vermeyecek bir şekilde odama gelip gitmenizi rica ederim. Çünkü, bu kural Cumartesi günü aklıma geldi. Cumartesi günü her yerde oyuncak ve eşyalarım vardı. Annem topla dediğinde ben yine toplamamıştım. Toplamadığım için basketbola yetişememiştim ve gelememiştim. Bu kuralı bir daha hiç unutmadım. Zaten, kuralları unutursak, kuralların hiçbir anlamı kalmaz. Derslerde ya da sınavda ve bursluluk sınavlarında bütün notlarımız kötü ve yetersiz gelir. Artık bütün davranışlarıma dikkat ediyorum.

Sonuç olarak, kuralsız hayat yaşanmıyor. He şeyin bir düzeni ve sınırı var. Okulda, evde, başka kişilerin evlerindeki misafirliklerde ve hatta kendi odamda dahi her şeyin bir sınırı var. Elbette ki kendi odamın kural ve sınırlarını ben belirliyorum. Çünkü benim odam. Herkes kendi odasındaki kuralları belirleyebilmelidir. Belirlemezse, herkes onun odasını dağıtır, zarar verir ve istediğini yapar. Ancak, daha önemli bir şey var. Herkes, öncelikle kendi koyduğu kurallara uymalıdır ve öncelik vermelidir. Kuralları uyulmazsa ve öncelik verilmezse, sonuçlar kaçınılmaz olarak çok kötü olacak.

 

Bilgehan SALDIRIM

2/A-174

 

(Visited 297 times, 1 visits today)