Çanakkalede yatanlar, daha kendini tanıyamadan anasının kucağından kalkıp cepheye gönderilen gençler, işte onlar sokakta top oynama yaşlarında silah ve savaşla tanışıp oracıkta can verenler…
Şimdiki zamana göre üniversitede okuyacak gençler, lise zamanlarını okuldaki sıralar yerine cephede duranlar, daha yeni kundakta çocuğu olanlar, çocuklarını babasız bırakmak zorunda kaldılar.
Peki ya bu çocukların arkalarımdan bir haber almak için çabalayan analar? Tek çareleri oturup evlatlarından gelecek şehit haberine karşı “Vatan Sağolsun” demekti. İşte kiminin oğlu, kiminin sevdiği, kiminin babası işte orda vatan uğuruna savaştı.Tüm kadınlar cephedeki kişiler için sabah akşam yemek pişirdiler belki onlara ulaşır diye.
Çoğu kişi bakkala olan borcunu bile Çanakkale’de verdiği kanla ödedi. Çankkale’de yaralılara bakan doktorlar oğlu önüne gelince yarası ağır diye oğlunu gözünün önünde diri diri mezara gömmelerine izin verdi. Analar çocuklarına vatan için kan dökmeden geri dönme diyerek yolladı kınalı kuzularını. Kimilerininde işte böyle torunlarına savaştıklarını anlatmak için bir sürü hikayesi oldu. Kimisinin de arkasından gözyaşı döken çocukları. İşte Çanakkale böyleydi. Hekimin oğlunu tanımadığı, borcunu kanla ödeyen, lise yaşlarında orda vatan için can veren işte böyle bir destandı Çanakkale. Çanakkale’de yatan şehitlerimiz, kahramanlarımız siz, içinizini rahat tutun sizin gelecek için döktüğünüz kanlar boşuna değil. Size söz veriyoruz bu vatana iyi bakacağız, gözünüz arkada kalmasın !