Sonunda evime gelebilmiştim saat yaklaşık gece yarısı idi. Bu yüzden uyumak istiyordum ama tek başıma bu koca şatoda kalkamıyordum. Oysaki ben seçmiştim her şeyi. Evim gibi hissetmek için heryeri tek tek döşemiştim. Duvarlar beyazdı ve üzerinde birçok resim vardı. Evin her tarafı toz pembe ve griydi. Küçüklüğümden beri hayalini kurduğum eve sonunda kavuşmuştum fakat kendi evim gibi değildi. Sanırım evi ev yapan içindeki eşyalar değil içindeki insanlardı. Bunu daha önce düşünmemiştim ama şimdi anlıyorum evi ev yapan şeyi. Bunları düşündükten sonra ailemi aramıştım hepsi telaşıydı. Ne olduğunu sordular çünkü onlar bana en istediğim şeyi vermişlerdi nasıl mutsuz olabilirdim ki. Onlara hayalimdeki evin bu olmadığını söyledim. Çok iyi karşılamayıp bana neyin eksik olduğunu sordular. Şatonun mükemmel olduğunu fakat bunun benim hayalim olmadığını söyledim. Benim hayalimin hep beraber olmamız olduğunu hem de nasıl bir ev olursa olsun sadece beraber olmamız gerektiğini anlattım. Hepsi ağlıyordu ben dahil. Onlara birdahaki sefere beni yalnız bırakmamalarını tembihlemiştim. Artık yuvamda gibi hissediyordum işte yuva bu demekti.
Toz Pembe Şato
(Visited 124 times, 1 visits today)