İnsanoğlu gün geçtikçe yeni şeyler keşfetmeye veya üretmeye ihtiyaç duyuyor. Artık insanlık evrene açılma basamaklarını tırmanmaya başladı. Gün geçtikçe evren hakkında yeni şeyler öğreniyor ve keşfediyoruz. Ancak biz evrene bakarken gözümüzün ucundaki kendi Dünyamız hakkında daha öğrenilmesi gereken çok fazla bilgi, keşfedilmesi gereken birçok yer var. İşte keşfedilmeyi bekleyen Dünya üzerindeki bazı yerler;
1. Roraima Dağı
Brezilya ve Venezuela arasında bulunan Roraima Dağı keşfedilmeyi bekleyen gizemli bir yerdir. Hemen hemen her gün yağan yağmur ile birlikte başka yerde olmayan yaban hayatına sahip. Bulutları aşan Roraima Dağı 2770 metredir. Sadece görünümü değil zirvedeki esrarengiz coğrafi farklılıklar da hala çözülmüş değil. Bazı yerleri saf granitten bir örtü ile kaplanmış olan Roraima Dağı kendi görüntüsü dışında içinde bulundurduğu canlılarla da şaşırtıyor. Keşfedilmeyi bekleyen yaşam formları ile bizleri merak ettiriyor.
2. Vostok Gölü
R.V. Robinson adlı Rus pilotun 1961 yılında şans eseri Antarktika’da keşfettiği buzul altındaki göl, elli senedir kazılmasına ve milyonlarca dolar yatırım yapılmış olması söz konusudur. Katı buzun neredeyse 2.5 mil altındaki sıvı haldeki göl, son yüz yılda keşfedilmiş en derin yerlerden biridir çünkü derinliği 915 metredir. Vostok Gölünün 4000 metrelik buzunun delindiği ve hatta göle ulaşıldığının dünya basınında da yer almıştır fakat ”Hiç bir şey bulunmadı.” denilmiştir. Tabi ki bizler inandık mı? Hayır. Teorisyenlerin ise birçok iddiaları var. Kayıp Kıta Atlantis’in burada olduğunu savunanlar var hatta Ölümsüzlük Suyu gibi şeyler de söyleniyor.
3. Son Doong Mağarası
Vietnam’da bulunan Son Doong Mağarası dünyanın en büyük mağarasıdır. 40 katlı bir apartman büyüklüğünde ve yaklaşık olarak 8 kilometre uzunluğundadır. Gizemli tarihe ve gizemli coğrafyasıyla bilinen Vietnamın balta girmemiş ormanlarında bulunan mağara 1991 yılında keşfedilmiştir. Fakat sürekli olarak mağaradan gelen uğultu seslerinden dolayı kimse bu esrarengiz mağaraya girmeye cesaret edememiştir. Sonrasında İngiliz Mağara Araştırma Derneğinin araştırmaları sonucu bu seslerin rüzgar nedeniyle olduğu ve yeraltı nehir suyunun mağarada çok garip sesler ile yankılandığı ortaya çıkmıştır. Bunun yanı sıra mağaranın kendine ait farklı ormanları, nehirleri ve ekolojik hava sistemi ile keşfedilmeyi bekleyen birçok yeri var.
4. Melville Range
2013 yılında Avustralya’da Cape York yarımadası üzerinde keşfedilen bu dev kaya platosu, milyonlarca yıldır üzerinde yaşayan canlılara izole edilmiş gibi. Her kaya bir otomobil büyüklüğünde. Sadece yukarıdan helikopter gibi bir araç yardımıyla tam olarak görünebiliyor. Bu gizli
bahçede daha önce görülmeyen türlerden biri olan yaprak kuyruklu kertenkele tespit edilen türlerden sadece bir tanesi.
5. Palawan Adası
Filipinler’in güneybatı ucunda bulunan Palawan Adası , ülkenin en büyük adası olmak ile beraber 450 kilometre uzunluğunda 50 kilometre genişliğindedir. Bu adanın üzerinde botanikçilerin keşfettiği ve gerçekten şaşkınlıkla gözlemlenen etobur bitki ; Attenborough bitkisi (Nepenthes Attenboroughi) kemirgenleri ve hatta küçük maymunları yiyebiliyor. Bu adada bulunan bunun gibi birçok canlı formu henüz tespit edilemedi yani keşfedilmeyi bekliyor.
6. Mariana Çukuru
Önceki yazılarımdan birinde kısaca Mariana Çukurundan bahsetmiştim aslında ama burada da anlatmasaydım içimde kalırdı. Büyük okyanus’ta, Guam Adası’nın güney batısında, Japonya ve Endonezya arasındadır, aslında iki ülkeye de neredeyse eşit yakınlığa sahiptir. Bilim adamlarının yaptığı son ölçümlere göre en derin noktası 10.994 metredir. Uzunluğu 2.542 kilometre, genişliği ise 69 kilometredir. Mariana Çukuru yeryüzündeki bilinen en derin yerlerdendir ve sadece 4 kez ziyaret edilmiştir. 12 ton ağırlığındaki kendi tasarımı olan denizaltısı ile en son James Cameron dalış yaptı ve tam 3 saat boyunca aşağıda kaldı. 11 kilometre dipteki deni tabanının başka bir gezegeni andırdığını ve yeni canlı türlerini keşfettiği söyledi.