Merhaba, bugün benim çok ilgimi çeken ve anlatırken zevk aldığım bir şey yazacağım. Kanada’nın tarihi. Kanada kuzey Amerika içinde bulunan bir ülkedir ve nüfusu 36 milyon civarıdır. Peki genç Kanada bugünlere nasıl geldi?
Amerikanın 1492 yılında keşif edilmesinden sonra bir çok Avrupalı göç etmiştir. Tabii ki Kanada da bir çok yeri vardı tıpkı Amerika’nın diğer yerlerinde de olduğu gibi. Kanada içindeki yerliler diğerleri gibi değildi. Yerli deyince aklımıza hep gelişmemiş toplumlar geliyor.Oysaki Kanada yerlilerinin kendilerine özgü kuralları,yasaları ve dilleri vardı. Ama ne yazı ki bulundukları topraklarda Avrupalıların nüfusu artmaktaydı. İngilizler ve Fransızlar başta olmak üzere daha birçok milletten insan akın ediyordu. Bölgedeki Fransızların artması ile çoğu Fransız Kanadayı benimsedi. 1500-1560 yılları arasında pek çok Fransız Kanada üzerinde toprak sahibi olmuştu. Bu durum ok büyüdü ve artık Kanada bir Fransız eyaleti olmuştu. Ülkede Fransızca konuşulmaya başlandı. Amerika üzerinde hakimiyet kurmak isteyen İngiltere Kanadayı modernleştirme ve sanayileştirme adı atında fabrikalar kurdu evler inşaat etti. Bölgede İngilizler kalmaya başladı. Durum vahimdi ülkedeki tüm sanayi İngilizlere aitti. Onlar hariç herkes fakirdi. Ve olan oldu İngiltere’nin kaçınılmaz işgali başladı. Kanada artık İngiliz toprağı oldu. Kolonilerde yaşayan çoğu kraliyet yanlısı İngiliz Kanada’ya taşındı. Böylece İngiliz ve Fransız nüfusu eşitlendi. Kanada ile Amerika arasına savaşlar yaşandı. O dönem İngiltere Amerikayı işgal etmek istiyordu. Bu hedef için de Kanadayı kullanıyordu. Uzun savaşlar sonucu İngiltere’nin kaybetmesi ve korkması ile birlikte İngiltere Kanada’dan çıktı. Artık Kanada özgürdü. 1. Dünya savaşı sonucu birçok ülke yorgun düştü Kanada bu sıralar gelişerek refah seviyesini yükseltti. İngiltere Kanada’dan çekilse de Kanada’da bulunan çoğu fabrika sahibi ve siyasiler İngiliz asıllıydı. Bu nedenle Kanada çoğu zaman İngiltere’nin yanında olmuştur.İkinci Dünya Savaşında da İngiltere’nin yanında Almanya’ya karşı savaştı. Japonya’ya savaş ilan etti. Ve yine savaş sonrası bir refah devri yaşandı. Ülkeye gün geçtikçe göçmenler geliyordu. Yerliler hakları olan toprakları almaya başladı. Kanada’da sık sık İngilizler ve Fransızlar arasında tatsızlıklar yaşandı. Kanada’nın resmi dillerinin İngilizce ve Fransızca olması da bunun bir göstergesidir. Şimdi biraz günümüz Kanada’ya bakalım. Şu an Kanada’nın başkenti Ottawadır. Yüz ölçümü açısından dünyanın en büyük ikinci ülkesidir. Dünyadaki en fazla göl bulunan ülkedir. Eğitim açısından hiç fena olmayan bir sistemi vardır ve internet hızı çok iyidir. Dünyanın en büyük şelalesi olan Niagara şelalesi Kanada’da dır. Çok soğuk bir memleket olmasına karşın ortalama yaşam süresi fazladır. Birçok balık ve hayvana ev sahipliği eden Kanada göllerinin fala olmasından ve yağış alan bir memleket olduğu için doğası ayrı bir güzeldir. Beştepe kolejinde IGCSE okuyan bir öğrenci olarak Kanada’da yaşamak isterdim.
Kanada yakın zamanda kurulan ve günümüze rahatça ayak uyduran bir ülkedir.