Merhabalar. Şu anda okuyor olduğunuz yazıya neler olur bilemiyorum. Ben yine de bu konu ile ilgili tüm görüşlerimi ortaya koyacağım. Blog konudan sapıyor gibi görünebilir. Ama bu konuda daha derin konuşmak istedim.
Yazmam gereken yazı zorunlu eğitimin kaç yıl olması gerektiğiyle ilgili görüşlerimden ibaret olmalıydı. Ben ise zorunlu eğitim ile ilgili görüşlerimi açıklamak istiyorum.
Eğitim nedir? Bir bireyin okula gidip, öğretmenlerini dinleyip, ders çalışıp, gezegenimizin yaşam biçimiyle hiçbir alakası olmayan sınavlara girmesi midir? Hiç sanmıyorum. Peki biz bunları neden yapıyoruz? Neden gerçekleri görmek yerine insanlar bize ne söylerse onu dinliyoruz?
İnsan denen varlık neden yaratılmıştır? Doğup, büyüyüp, yaşlanıp daha sonrada tekrar aynı noktaya dönmesi için mi? Sonuçta doğmadan önce ruhumuzun nereden geldiği bize söylenmemiş. Sadece nereye gideceği. Eğer kötü şeyler yaparsan cehenneme gidersin. İyilik meleği olup herkese iyi davranırsan da cennete. Ne kadar basit değil mi? Tamam güzel de, bizim burada ne yapmamız gerekiyordu?
‘OKU’ demiş Tanrı. Okuyalım ama okuduğumuzu sadece kendi iyiliğimize kullanacaksak neden böyle bir şey demiştir? Sonuçta bizi yaratan o ise ve eğer bize denilenler doğruysa sonumuzu da biliyor. Bizim sonumuz ise klasik bir Hollywood filmi sonu gibi pek de mutlu bitecek gibi görünmüyor. Bize anlatmaya çalıştığı bir şeyler var ama biz neden kendimizi düşünmeye devam ediyoruz?
Bahsettiğim kendini düşünme olayı birçok terimle açıklanabilir ama çoğunun aksine benim kullanacağım ‘Eğitim’ olacak. Eğitim kaç yıl olmalı? YGS sınavı kalkıyor mu? Çocuğumuzu hangi okullara göndersek de büyük adam olsa? Yurt dışına öğrenci göndermeliyiz ki hem onların hayatı kurtulsun hem de okul ismini duyursun. YGS sınavına 1 dakika geç kaldı diye sınava alınmayıp daha sonra intihar eden öğrenciyi duydunuz mu? Bu olay dünyanın nasıl bir yer haline geldiğini gösteriyor bize. Ama biz tabii ki hiçbir şey yapmayız. Okullar para kazanmalı. Devlet para kazanmalı. Ülke para kazanmalı. Ülkeler gelişsin ki güya yaptığımız barış antlaşmalarının üzerine 3. Dünya Savaşını açalım. Peki, sonra? Kalan koca bir hiç olacak.
Galiba bazı insanların beyni ters çalışıyor. Tanrı size okuyun diyor, katledin değil. Okumak okula gidip birkaç soru çözmek değildi. Kendimizi çok bir şey sanıyoruz değil mi. Ben tanrı olsam zavallı halimize her gün gülerdim. Bizi yaratma sebebi belki komedi programı izlemek bile olabilir. Aferin okulunu okudun, bilim adamı oldun, evrende kaç milyar galaksi olduğunu keşfettin. Sonra? Evrenin nasıl çalıştığını bulmak için mi yaratıldık peki? Yani o kitaptaki ‘OKU’ lafı bundan mı ibaretti? Denilene göre bizi bir sözle yaratan Tanrı bir sözüyle bize son veremeyecek mi? Belki bizden hiçbir isteği yoktur. Sadece sonunda ne olduğumuzu görebilmemiz için yaratılmışızdır. Neye dönüştüğümüzü görmek için.
Artık değişmemiz gerek. Peki değişmek için neye ihtiyacımız var? Buna verebileceğim tek bir cevap var. Sadece bir beyine… Hayal gücümüz sayesinde inanılmaz şeyler yapabiliriz. Durun bir dakika, hayal gücü diye bir şey mi var? Özür dilerim, hayal gücünü hayatınızın başlarında kaybettiniz. Kim aldı elimden bu muhteşem yeteneği derseniz, cevap daha önce kendilerininkini kaybetmiş olanlar olacak. Evet, siz etraftaki insanlar, siz dünyayı parmaklarında döndürenler, siz bize her zaman ne yapacağımızı söyleyenler, siz öldürdünüz bizi. Biz yaratıldığımızda birer insandık. Ama maalesef sizin yalandan birbirinize iyi davranıp, kötü bir haber geldiğinde onu üzülmüş gibi ileten, o sahte, içindeki insan ölmüş olan vücutlarınız gibi ben de bir haber vereceğim size. Bizi siz öldürdünüz! Evet siz! Dışarıdaki boş vücutları öldüren adları katil olan boş vücutlar değil. Sizsiniz o katiller!
Burada anlattığım şeylerin hiçbiri dikkate alınmayacak olsa bile sadece içimi dökmek güzeldi. Okuduysanız belki ne kadar boş şeyler için yaşadığımızı düşünmeye başlamışsınızdır. Eğer şu ölen, zaten artık var olmayan hayal gücümüze karşı sınıflara asılan kağıtlarda bizim onlarla kısıtlandığımız, aslında üzerilerinde hiçbir şey yazılı olmayan kağıtlardaki sorunun cevabını almak istiyorsanız da cevabım zorunlu eğitim olmasın olacaktır. Teşekkürler.