Bir yirminci yüzyıl popüler kültür ikonu haline gelen ressam, resimlerinin yanı sıra inişli çıkışlı özel yaşamı ve politik görüşleri ile tanınır.
1907 yılında Mexico City’nin güneyindeki Coyoacan’da dünyaya geldi. 6 Temmuz 1907 günü doğmuş olmasına rağmen, kendisi doğum tarihini,Meksika Devriminin gerçekleştiği 7 Temmuz 1910 günü olarak ilan etmiş, yaşamının modern Meksika’nın doğuşuyla başlamış olmasını istemiştir.
Frida hayatı boyunca kötü olaylara şahitlik etmiştir.Tam oldu derken hiç olmamıştır ve bunlar Frida’yı asla yıldırmamıştır.
6 yaşında bir çocukluk felci geçirmesi sonucu bir bacağı engelli kalır.Bunun üzerine arkadaşları ona “Tahta Bacak Frida” derler.
Frida Ulusal Hazırlık Okulunda okur ve burada çeşitli ders dallarında eğitim görür Frida hayatının bu yıllarında Anarşist bir gruba dahil olur ve burada bir sevgilisi olur.
Frida’nın hayatını etkileyen ve en sabırlı olmasını sağlayan en önemli olay otobüs kazasıdır.Sevgillisiyle birlikte okul çıkışı eve dönerlerken otobüsün tramvayla kaza yapması sonucunda raylardan biri Frida’nın sol kalçasından girer ve leğen kemiğinden çıkar.
Frida bu olaydan sonra 32 kere ameliyat olur ve ömrü hastanelerde geçer.Vücudunun tamamı alçıya alınır ve hareket edemez hale gelir. Frida bu zamanlarda dayanılmaz acılar çeker.Bunların olduğu sırada sevgilisi Frida’yı ziyarete gelir ve ona İngiltere’ye taşınacağını söyler. Frida daha fazla üzülür ve kendini resme verir.
İlk başlarda tek görüş alanı olan ayağını çizmeye başlayan Frida daha sonra yatağının üstüne bir ayna asarak kendi oto portrelerini çizmeye başlar. Frida her gün oto portrelerini çizer ve onun tek tesellisi resimlerdir 1 yıl boyunca hayatı böyle devam eder.
Frida’nın alçıları açılır.Artık özgürdür ve yılların acısı geçmiştir.Bir gün Frida yaptığı resimlerin ne kadar iyi olduğunu anlamak için o zamanların en iyi ressamı olan Diego’ya götürür. Dieogo başta pek ilgilenmez ama gözüne çarpar. Resmi beğenen Diego Frida’nın evine giderek ona resimlerinin iyi olduğunu ve devam etmesi gerektiğini söyler.
Çok zaman geçmeden Diego ve Frida evlenir.Kimse aşklarının uzun süreceğine inanmaz. Frida Diego’nun 3. eşidir ve herkes evliliklerini fil ile güvercine benzetir.Fakat Frida aşkın affetmek olduğuna inanır ve Diego’nun her aldatmasında onu affeder.
Frida bir kaç kez ayrılır barışır yeni aşklara yelken açar ama acıları çok şiddetlenmiştir.Dayanılmaz acıları olmasına rağmen kendini resme vermiş ve tüm gücüyle portreler çizerek Dünya’nın farklı yerlerinde sergiler açar. Frida akciğer embolisi sebebiyle 13 Temmuz 1954’te yaşamına son verir.
Frida’nın en merak edilen sorulardan biri de neden kaşlarını almadığıdır ve bunun feminizmle hiçbir alakası yoktur.Hatta caddeci arkadaşlarının “biraz kendine baksan aslında ne güzel kadınsın” dırdırlarına dayanamayan Frida Kahlo, hayatının bir döneminde 2 kankasının bunu yapmasına izin vermiş.