Herkesin içinde yaşadığı bir şehir vardır, fakat bazı şehirler yalnızca zihnimizde ve kalbimizde inşa edilir. Benim şehrim, hatıralarımdan örülmüş, duvarları eski sohbetlerin yankılarıyla güçlenmiş, sokakları anılarla işlenmiş bir yerdir. Bu şehir, hem geçmişimi hem de bugünümü yansıtan bir aynadır.
Bu şehrin merkezinde, en değerli anılarımın saklı olduğu büyük bir meydan bulunur. Ortasında, hayatımın en güzel sohbetlerini yaptığım dostlarım için inşa edilmiş devasa bir çınar ağacı vardır. Bu çınarın altında, sıcak yaz akşamlarında yapılan derin sohbetlerin izleri hissedilir. Çınarın gölgesi, güvenin ve dostluğun serinliğini sunar. Meydanın etrafında ise anılarımı temsil eden küçük sokaklar uzanır.
Şehrin sokakları geniş ve düzensizdir, tıpkı hayatımdaki beklenmedik dönüşler gibi. Kimi yollar taşlı ve zorludur, geçmişte yaşadığım zorlukları hatırlatır. Kimi yollar ise çimenlerle kaplıdır ve üzerinde yürümek huzur verir. Sokak aralarında küçük kafeler, çocukluk anılarımdan kalma parklar ve gece yürüyüşlerinde hayallere daldığım sessiz köşeler bulunur. Bazı duvarlar, geçmişin izlerini taşıyan soluk fotoğraflarla süslüdür; bazıları ise hayalini kurduğum geleceğin renkli tasvirleriyle boyanmıştır.
Şehrin tam ortasında bir nehir akar. Bu nehir, zamanın geçişini ve değişimi simgeler. Kenarında eski bir taş köprü vardır; bu köprü, geçmiş ile bugün arasında kurduğum bağı temsil eder. Nehrin iki yakasında farklı hikâyeler saklıdır: Biri çocukluğumun masum günlerine açılır, diğeri ise geleceğe doğru yürüdüğüm yolu gösterir. Nehrin suları bazen durgun, bazen ise dalgalıdır; tıpkı iç dünyamdaki iniş çıkışlar gibi.
Nehirin bitiminde ise büyük mü büyük bir kapı vardır. Hayatımın kalanında yaşayacağım zorlukların ve güzelliklerin büyüklüklüğü temsil eder. O kapının devamındaki felaketleri veya mükemmellikleri bilen yoktur. Bunlar sadece yaşayıp öğrenilecek türden anılardır. Kimi zaman edilen büyük kavgaları, hayatın medcezirlerini bulunduran bu anılar kimi zamansa yerini elde edilen, başarılan mükemmelliklere ve huzura bırakır.
Bu şehir, her ne kadar geçmiş anılarımdan doğmuş olsa da, sürekli gelişen, büyüyen bir yerdir. Yeni dostluklar, yeni yollar, yeni anılar şehrin sokaklarına eklenir. Belki de en güzel şehir, hatıralarımızın ve hayallerimizin birleşiminden oluşan bu şehirlerdir.