Stres, yaşamımızda hep var olan, insanlarda aynı zamanda kaygı ve korkuya da sebep olan bir duygudur. İnsanlar hayatlarında birçok kez bu insanı ayakları altına alan durumu tadar. Stres altındayken insanların eli ayağı birbirine dolanır, ciltleri şarıl şarıl akan bir şelale gibi ter akıtır, kalpleri başlarında atmaya başlar ve çoğu kez yapacakları işi bir felaket haline dönüştürürler. Tabii bu insanların böyle bir felaketle karşılaşmalarının nedeni stresleri ile başa çıkamamalarıdır. Aslında stres ile bir sürü yöntem sayesinde başa çıkılabilir. Hatta stres bir daha görüşmemek üzere atılabilir de. Ama ilk önce stresi biraz daha iyi kavramak gerekecek.
Stresin TDK’deki tanımı ‘ruhsal gerilim’ demektir ama stres ‘ anlık olarak ortaya çıkan, tehlikede hissettiren veya mücadele gerektiren olay ya da düşünce sonucu oluşan endişenin yarattığı duygusal, zihinsel ve fiziksel tepki’ şeklinde de açılabilir. Stresin yarattığı kötü durumlar ruh halimizle kalmaz, fiziksel halimizi bile etkileyebilir. Mesela stres, normal bir insanın dakikada ortalama 40 ile 60 arasında olan kalp atış hızını 100’e kadar çıkarabilir (bu istenmeyecek bir durum). Strese bağlı olarak bağışıklık sistemi zayıflayabilir, sindirim sistemi problemleri görülebilir ve kronik yorgunluk ortaya çıkabilir. Bunlara bağlı olarak yüksek tansiyon, kalp hastalığı, obezite, depresyon, bağımlılık ve diyabet hastalığı stresin ortaya çıkarabileceği sorunlar arasında yer alır.
Bu zararlı canavar stres, tehdit ve zorlamalar karşısında vücut kendini koruma amacıyla bir tepki zinciri başlattıktan sonra oluşur ve psikolojide “savaş veya kaç” olarak da adlandırılan vücudun zorluklara karşı verdiği bir cevaptır. Stres günlük hayatta çok çeşitli koşullara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Örneğin topluluk önünde konuşma yapmak, verilen bir ödevi kontrol tarihinden bir önceki akşam uyumak üzereyken hatırlamak, bir yakınınızı kaybetmek, sözlüye çıkmak ve ya çalışmadığınız aşırı zor ve çok önemli bir sınavda hiçbir soruyu anlayamamak gibi durumlarda vücutta stres yanıtı gelişir. Bu yanıttan sonra olacakları zaten hepimiz biliyoruz, büyük bir felaket!
Stres bu kadar kötü etki yaratırken biz insanlar boş mu duracağız? Elbette hayır! Stresle baş etmenin bir çok yolu olduğu gibi bu yöntemler de o kadar zor değildir. Stres anında derin derin nefes almak, sessiz bir ortama geçmek ve ya kendimizle konuşmak stresi azaltabilecek yöntemler arasındadır. Stres anı gelmeden önce de stresi engelleyebiliriz. Sevdiklerimizle vakit geçirmek, düzenli egzersiz yapmak ve doğayla olan iletişimimizi hiçbir zaman kesmemek gibi yollarla stresi engelleyebiliriz.
Sonuç olarak, stres hiçbir zaman yaşamın ayrılmaz bir parçası olarak görülmemelidir. İnsanlar strese bağlı yaşamazlar, stresi hemen pasifleştirebilirler. Stresin olumsuz durumları saymakla bitmez fakat bu onlarca olumsuz durumu sadece derin nefes almak gibi basit yöntemler kullanarak elimizin tersiyle tersiyle itebiliriz. Stresi her zaman kontrol altına alabiliriz hatta kendimizin yararına olacak şekilde hırsa bile dönüştürebiliriz ve bu şekilde stres başarıya giden yolda bize çok büyük fayda sağlayabilir. Ünlü Amerikan futbolu koçu Paul Brown’un bu konuyla alakalı şöyle demiştir: Kazanmanın anahtarı, stres altındaki duruşunuzdur.