ALTIN KAPI

Her sabah okula gitmek için aynı yoldan geçiyordu ama bu sabah her şey farklıydı. Gözlerinin önünde birdenbire beliren parlak, altın rengi bir kapı, onu başka bir dünyaya davet ediyordu. En yakın arkadaşım bir anda gözden kayboldu. Ne olduğunu anlamadım ve hemen oraya gittim. Daha demin beliren parlak kapı şimdi ortalıkta yoktu. Telefonumu çıkarıp arkadaşımı aradım. Arama iptal edildi ve meşgul olduğu yazdı. Okula gittim herkese bunu anlattım ama kimse bana inanmadı. İlk ders başladıktan 5 dakika sonra arkadaşım geldi ve geç kalığı için hocadan özür diledi. Gelip yanıma oturdu ve sustu. Sessizce ona nerede kaldığını ve o beliren kapının ne olduğunu sordum. Hemen dönüp bana bunu nereden bildiğimi sordu. Ben de onu okula giderken gizlice gördüğümü söyledim. Bana her şeyi anlattı ve derslerin bitmesini bekledik. Onda gizli bir anahtar olduğunu ve o anahtarla diğer dünyalara gidebildiğini söyledi. Kapıyı açtı ve birlikte göz kamaştıran bir parlaklığın içine girdik. Bir süre sonra bir anda kendimi sapsarı, altın renginde bir vadinin içinde buldum. Gökyüzünde altın rengi bulutlar ve yıldızlar vardı. Biraz etrafı dolaştık ve bana evini, arkadaşlarını ve çevreyi gösterdi. Hatta bana da bir ev yaptık! Unutamayacağım şeyler gördüm ve deneyimler yaşadım. Birlikte herkese veda etik ve gerçek dünyaya geri döndük. O akşam arkadaşım bize geldi ve birlikte gizemli dünya hakkında konuştuk. Unutulmaz ve mükemmel bir gündü.