Kraliçenin Sarayına Gezi

Bir gün kraliçenin sarayına bir gezi düzenlendi. Bu geziye katılmayı çok istiyordum; renkli şişeler, uzun merdivenler ve büyüleyici çizimler hayal ettiğimden bile güzeldi! Heyecanla hemen geziye katılmak için başvurdum. Günlerce bekledim ve nihayet bir hafta içinde davetim kabul edildi!

Pazartesi günü büyük bir heyecanla uyandım ve hemen yola koyuldum. Sarayın içine adım attığımda gördüklerime inanamadım: Renkli masalar, kapılar, hatta ışıklar bile rengârenkti! Heyecandan dayanamayıp kraliçenin yanına gittim ve onunla biraz sohbet ettim. Gezi sırası 2. kata geldiğinde, karşımda renkli yataklar, vazolar, duvarlar ve benim çok istediğim Picasso tablosu vardı! Kraliçenin her şeyi vardı; tabloyu ödünç almak istedim ama herkes dalga geçer diye sormadım. Daha gezilecek 13 kat vardı!

Tüm katları gezip gezmemekte kararsız kaldım, bu yüzden sadece 3 kata çıkmaya karar verdim. Gittiğim her katta her şey rengârenkti! Bardaklar bile renkliydi ve buna inanamadım. O an sarayda yaşamanın nasıl bir his olacağını hayal ettim.

Büyüleyici ve heyecan verici bir histi. Kendi kendime “Acaba ben de bir gün böyle bir sarayda yaşayabilir miyim?” diye sordum. Ama o an kedim aklıma geldi. Onu asla yalnız bırakamazdım. Yine de insan mutlu olunca kendini bir sarayda yaşıyormuş gibi hissediyor. Eve dönünce mutlu bir şekilde kedime sarıldım ve huzurla uyudum.

(Visited 2 times, 1 visits today)