Yapay zeka son zamanlarda hepimizin dikkatini çeken ve merakla takip ettiği bir konu haline geldi. Teknolojinin hayatımızı kolaylaştırdığı birçok alan var ancak bazen işleri zorlaştırdığını da gözlemleyebiliyoruz. Hız kazanmamız gereken konularda faydalanırken bazen bizim yerimize düşündüğünü bilmek korkutucu görünebiliyor. Okula giderken her gün aynı saatte gittiğimiz rotadan haberdar olduğu için arabanın haritası, doğrudan okula giden yolu öneriyor. Peki, ya diğer yolları kaçırıyorsak? O diğer yolun üstünde açılan yeni dükkanları göremiyorsak?
Yapay zeka, duyguları da tahmin etmeye başladı. Mimiklerimizden ve göz bebeği hareketlerimizden, o anki duygumuzu anlamlandırabiliyor. Hatta üzgün bir anımızdaysak belki bize daha eğlenceli şarkılar öneriyor. Ancak bazen sadece o duyguyu yaşamak gerekiyordur. Bu öneriler gereksizse dikkatimizi dağıtmak başka bir fayda sağlamayabilir.
Bazen karşımızdaki insanların o anki duygularımızdan haberdar olmaması da önemlidir. Bazı duygular geçici, bazıları kalıcıdır. Bir arkadaşımızın bir hareketine sinirlenebiliriz ancak ertesi gün bu duygu devam etmeyebilir. Bu durumda, bu durumu ona iletme gereği duymayabiliriz. Geçici bir duygu olabilir. Ancak etrafımızdaki herkes, tüm duygularımızdan haberdar olursa işler daha karmaşık bir hale gelebilir.
Duygularımızın ve düşüncelerimizin bizim özelimiz olduğunu düşünüyorum. Kontrolümüz ve onayımız dışında bilinmesini veya tahmin edilmesini doğru bulmuyorum. Duygularımız, düşüncelerimizle birleştiğinde anlam kazanır. Bir arkadaşımız için iyi duygular besleyebiliriz ancak bazı davranışları düşüncelerimizi olumsuz etkileyebilir. Bu durum, onunla olan yakınlığımızı belirlememizi sağlar. Davranışları mesafeli davranmamıza neden olabilir ancak eğer duygularımdan haberdar olsaydı, beni eksik yorumlamış olurdu.
Yapay zekanın bu özelliği, kendini ifade etmekte zorluk çeken hasta veya engelli insanlar için faydalı olabilir. Onların ihtiyaçlarını daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir.