Anadolu’nun Sanat Anlayışı

 Faruk Nafiz Çamlıbel’in eseri olan “San’at” adlı şiir, Anadolu’nun sanat anlayışını diğer sanat anlayışlarından farklı kılan özellikleri etkileyici bir şekilde açıklıyor. Bu şiirde sanatın birçok dalına değinilmiş ve bizim bu dallara gösterdiğimiz değer belirtilmiştir. Çokça örnekleme kullanmış olan Çamlıbel, ayrıca Anadolu’daki sanat anlayışının zenginliğini özgün bir dilde anlatmış. Peki, Faruk Nafiz Çamlıbel eserinde nasıl bir dil kullanmış? Hangi tür anlatımlara yer vermiş? Bazı anlatım niteliklerine yer vermiş olsa da bazılarına yer vermemiş olduğu şiirin anlatmak istediğine bakıldığında anlaşılıyor. 
 
 Şair, dörtlüklerinde çok güçlü karşılaştırmalar kullanmış. Bu karşılaştırmalar birinci dörtlükte Anadolu sanatının zenginliğiyle ilgili olmuş. Dörtlükte diğer tarafın gezdiği yolların bizimki kadar zengin olmadığı, onlarınkinde çiçek açmazken bizim yollarımızın her bir köşesinde bin bir çeşit bahar bulunduğunu ve şairin onların düz caddelerine alışık olmadığı belirtiliyor. İkinci dörtlükte ise karşıdaki kişinin mabedin mimari detaylarına odaklanırken şair gibi kişilerin daha basit ve yerel detaylardan etkilenmesiyle sanat anlayışındaki fark gösterilmiş. Burada anlatımın derinliğinden dolayı anlatım özgün ve etkileyici bir hal almışken ilk okunuşta anlaşılamayabilir olması açıklık, süslü cümlelerin kullanılması yalınlık ilkesine aykırılığı gösteriyor.  
Üçüncü dörtlükte anlatılmak istenen karşı tarafın daha zarif ve ince bir dans şeklinden etkilenirken bizlerin gönlünün sert ve güçlü zeybek oyunununda olduğudur. Dördüncü dörtlükte ise sanatın müzik dalına değinilmiş. Onlara fırtına gibi orkestralar dokunurken, bizler halkımızca acı çektiğimiz olayları müziğe yansıtarak müziğimizi daha anlamlı hale getiriyoruz. Bu dörtlüklerde halkımızın müzik ve dans anlayışının etkileyiciliği anlatımı inandırıcı kılmış; tutarlı cümleler bulundurulmuş ve yoğun bir anlatım kullanılmış.   
Beşinci dörtlükte estetik anlayışlarının zıtlığı açıklanmış. Öbür tarafa göre sanat başka kültürlerin heykelleriyken bizim için gerçek sanat Anadolu insanının yaşamı olmuş. Altıncı dörtlükte de bizim kendi sanatımıza olan bağlılığımız gösterilmiş. Bizlerin sanat anlayışının köklerinin Anadolu’ya dayandığını ve bundan dolayı gözümüzün sadece Anadolu sanatı gördüğünden bahsedilmiş. Veda ederken, sanat anlayışlarının uyuşmadığını, bu yüzden yolların ayrıldığını belirtir. Buralarda tüm dörtlüklerin hemen hemen aynı konulara değinmesinden dolayı tutarlılık bulunduğunu, derin ve kendi kültürünü güzel yansıtan bir anlatımdan dolayı eserde sürükleyicilik olduğunu söyleyebiliriz. 
 
 Sonuç olarak, Faruk Nafiz Çamlıbel kendi toplumunun sanat anlayışını gayet etkileyici, tutarlı, özgün, sürükleyici ve yoğun/derin anlamlar içeren bir dilde anlatmışken; şiir yazısının yapısı ve şairin cümle yapılarından dolayı oluşan derin anlam ve süslü cümlelerden açıklık ve yalınlık ilkesine aykırılık görülüyor.