BEN BİR PARTİSEVER DEĞİLİM!!!

Okul çıkışı servise biner binmez telefonuma bir e-posta geldi. Kendime güzel bir yer seçtim, oturdum ve okumaya başladım. Karşıma muhtemelen bilgisayarla tasarlanmış bir davetiye çıktı. Süslü bir dikdörtgenin içinde şunlar yazıyordu:

“6. doğum günü partimde seni de yanımda görmek istiyorum. Aslı.”

Aslı, en yakın arkadaşım İlayda’nın kardeşiydi. Ben tam ne cevap versem diye düşünürken İlayda aradı:

“Eee, DJ Pikaylo! (Biraz garip gelebilir ama bu benim lakabım. Alay manasında değil, tamamen beni anlatıyor.) Geliyor musun?”

“Şey, olabilir ama ben Aslı’nın hiçbir arkadaşını tanımıyorum.” (Aslı’nın uzaktan sesi geliyor.) “Geliyor, değil mi? Aylin abla, ooo geliyor mu?”

“Ya Aslı, tam ikna ediyordum!” -Aslı’yı duyunca yumuşayıp incelen sesimle- “Bağırma İlooş, gelirim tabii!”

(İkisi aynı anda) “Yaşasııın!”

Cuma günü gelmişti ve cumartesiye yetişmem gereken parti için hediye almam gerekiyordu. Oyuncakçıya girer girmez bir prenses saç tasarım seti gözüme çarptı. Aklımdan, onu Aslı’ya verirkenki senaryo geçti. Pek hoşlanacağını düşünmedim. Aslı, takıdan çok oyuncak severdi. Ben de başka bir reyona gittim. Oyuncak bir kedi gördüm. Onu almaya karar verdim.

Ertesi gün hediyeyi paketler paketlemez İlaydaların yolunu tuttum. En güzel yazımla hazırladığım notu yere düşürdüm. Neyse ki Aslı okuma yazma bilmiyordu. Uzun binanın kapısının önünde beni İlayda karşıladı. Biz sohbet ederken farkına varmadan oyun parkına vardık. Parti orada gerçekleşecekti. Sanki o an ayaklarım geri geri gidiyordu. Bir sürü çocuk gözlerimin içine merakla bakıyordu. Sonunda İlayda söze girdi. O olmasa olduğum yerde saatlerce bekleyebilirdim.

“DJ, tanıştırayım: Çiğdem, Can ve Belgin.”

“Memnun oldum.”

Herkes aynı anda “BİZ DEEEE!!” dedi.

Hemen pasta kesimine geçtik. Aslı koşarak yanımıza geldi ve Can’ın yanına oturdu. Sonra pasta yemeye başladık. İlayda, “O zaman hadi sırayla çalmamı istediğiniz şarkıları söyleyin!” deyince herkes aynı anda sevdikleri şarkıları söylemeye başladı. Uğultunun içinde ben, “Arkadaşlaaaar, önce doğum günü kızıı!” dedim. Sonra şarkılar başladı.

“Sen şarkı istemeyecek misin?”

“Benim şarkı zevklerim size pek uymaz.”

“Olsun, sen sadece oturuyormuşsun gibi. Hiç partisever gibi konuşmadın.”

Sonra hediye açılımı başladı. İloş onu da oyuna çevirmişti. Rastgele hediyeleri kaydıraktan attım. Aslı ise onları alıp açtı. Hediyeden sonra ben Aslı’ya tekrar “İyi ki doğdun.” dedim ve çıkışa doğru yürümeye başladım…

(Visited 2 times, 1 visits today)