Simya Çılgınlığı

Profesör Morris her zamanki çılgınlıklarına devam ediyor,” derdi çırağım Cooper. Her gün yanımda olmasına rağmen, bir deliyle çalıştığımı düşünürdü. Laboratuvara umursamaz bir ifadeyle giren Cooper, gözlerine inanamadı. Yanında, neredeyse ölecek durumda olan Bessy adındaki tosbağa, bir yeşil sıvıyla beraber, sanki yeni dört yaşında bir çocuk gibi koşuyordu. Cooper donup kaldı, “Yoksa, yoksa…” diye mırıldandı ve ben ise “Evet, ölümsüzlüğü buldum. O, tüm söylediği kötü sözlerden pişmanlık duyarken, ben tarifi anlattım. 2 adet taş kömür, 5 damla hayalet gözyaşı, 9 şişe ejder nefesi…” dedim. Ancak sözümü, “Eee, para ne zaman gelecek?” diye kesti.

Öfkeden havaya sıçradım. Ona sağlığın zenginin önceliği olmadığını söyledim ve utanmasını sağladıktan sonra ne yapacağımızı sordu. Morris olarak, iyi kişiliğime uygun olarak bunu saklamanın en doğru yol olduğuna karar verdim. Cooper’a anlattım: “Eğer bunu bir servet karşılığında verirsek paranın etkisi altında günahkar oluruz. Eğer bunu beleşe dağıtırsak dünyayı mafvederiz.” Cooper anladı ve ölümsüzlük şişesini kasaya koydu. Ben de bu olaydan sonra onu balık restoranına götürdüm.

(Visited 6 times, 1 visits today)