Dilek Kenti

Eğer ben bir kent kursaydım adı Dilek Kenti olurdu. Çünkü Dilek Kenti’nde ne dilersen dile gerçekleşirdi. Yardıma ihtiyacı olan kişiler iyileşir, ve güzel bir hayat yaşardı. Dilek Kenti’nde her şey mümkündü. Mesela pamuk şeker bulutları, marshmallow (marşmellov) şatoları ve karamel şelaleleri! Ama orada da bazı kurallar var. Bu kurallardan en önemlisi de birilerine zarar vermemekti. Bu kentin de kral ve kraliçesi vardı. Dilek Kenti’nin kral ve kraliçesi normalde olduğu gibi değildi. Dilek Kenti’nde en nazik, iyi şekilde yönetebilen kral ve kraliçeler olmak zorundaydı. Her yıl farklı biri tahta geçerdi. Orası resmen büyülü bir yerdi. Tabi büyüsünü çok abartmayarak kullanmakta lazım yoksa bütün denge yıkılır. Her şeyi yeteceği kadar ve yararın da kullanılması lazım.

(Visited 2 times, 1 visits today)