Cuma günlerini çok severim. Çünkü cuma günleri haftanın son günüdür ve hafta sonu başlar. Cuma günü annemle birlikte yemek yemeye gitmiştik. O günü çok sevmiştim. Ama cumartesi günü içime bir stres girmişti. İstiklal Marşını 10 kıtasını ezberlememiz gerekiyordu. Ve bunu salı gününe yetiştirmem gerekiyordu. Hemen ezberlemeye başladım. İlk başta annem bana biraz kızmıştı. Ama sonra toparladım. İlk kıtayı ezberlemeye başlamıştım. Her kıta bitince annemin yanına gidip söylüyordum. Söylerken sıkılmamak için trambolinimde zıplayarak söylüyordum. O gün dans kursumda vardı. Eve giderken, dansa giderken pratik yapıyordum. Telefondan açıp arabada söylüyordum. İçinde bilmediğimiz kelimeler olduğu için annem endişeleniyordu. Ama ben zorlansam da akşama kadar yedi kıtayı ezberlemeyi başarmıştım. Çok yorulmuştum. Akşam yemeği için teyzemlere gitmiştik. Bende dinlenmiş oldum. Teyzemden dönünce gece İstiklal Marşı’nı düşünüyordum. Ertesi gün sabah annem beni okula bırakırken arabada çalışmaya devam ettim. Okulda öğretmenimle bir iki kere söyledim. Ama bizi bir sürpriz bekliyordu. Öğretmenimiz İstiklal Marşı’nı ezberlemek için daha bir haftamız olduğunu söyledi. Tarihi hepimiz yanlış anlamıştık. Bütün hafta sonumu marş ezberlemek ile geçirmiştim. Ama kendi yöntemlerimle çalışarak ve yapabileceğime inanarak neredeyse tamamını ezberlemiş ve anneme istersem her şeyi başarabileceğimi göstermiş oldum. Benim yapamadığım hiç bir şey yoktur. Sizde zor bir durumla karşılaşırsanız kendinize inanın. O zaman başaramayacağınız hiç bir şey kalmaz.
İstiklal Marşı ve Ben
(Visited 2 times, 1 visits today)