ROBOTLAR

Son zamanlarda, birçok kişi robotlar ve yapay zeka konusunda konuşuyor. Hatta bazıları, robotların insanlar gibi düşünebildiği, hissedebildiği ve zeka açısından insanlardan farklı olmadığı düşüncesine katılıyor. Ancak şahsi görüşüme göre, insanları diğer canlılardan ayıran ve onları benzersiz kılan şey, akıl ve zeka değil, hisleridir. Elbette ki her canlının hisleri vardır, ancak insan hissiyatı diğer canlılara nazaran daha karmaşık ve belirgin olabilir. Özellikle robotların hisleri, insanlarınki kadar net ve açık değildir. Bazı robotlar belirli hisleri anlayabilir ancak bu genellikle programlama ve algoritmalarla gerçekleşir. İnsanlar ise hissettikleri duyguları kalpleriyle deneyimler.

İnsan kalbi, dünyadaki diğer canlıların kalplerinden farklıdır. Robotlar, programlayan insanlar tarafından oluşturulan algoritmalar doğrultusunda işlem yaparlar, ancak gerçek bir kalpleri yoktur ve bu nedenle gerçek hislere sahip olamazlar. Bir robotun gerçek hislere sahip olabilmesi için bir kalbe ihtiyaç duyulur ki bu da şu an mümkün değildir.

Ayrıca, insanlar zeka ve düşünce açısından da robotlardan öndedir. İnsanlar, bilmedikleri bir bilgiyi öğrenip anlama yeteneğine sahiptirler ancak robotlar sadece programlandıkları bilgilere erişebilirler ve insanların bilgi birikiminden fazlasına sahip değillerdir. Ayrıca, farklı insanların farklı düşünce ve bakış açılarına sahip olmaları, insan zekasını zenginleştirir. Ancak programlama tarafından belirlenen her robotun aynı temel zihinsel yapıya sahip olması, onların insanlar gibi çeşitli düşünce ve bakış açılarına sahip olmalarını engeller.

Bu nedenle, her ne kadar bazıları robotların insanlarla aynı seviyede olabileceğini savunsa da benim görüşüme göre, insanların benzersizliği, hisler ve karmaşık düşünce yeteneklerinden kaynaklanmaktadır. Robotlar, bu özellikleri insanlar gibi doğal ve otantik bir şekilde deneyimleyemezler çünkü onların temel işleyişi programlama ve algoritmalar üzerine kuruludur.

(Visited 3 times, 1 visits today)