Bir sabah uyandım, yine kimsenin beğenmediği fakat benim yapmaktan çok zevk aldığım resimlerden birini yapıyordum. Tam o sırada kapım çaldı ve içimde bir heyecan belirdi çünkü daha bir hafta önce biriyle resmim hakkında konuşmuştum. Kapıyı açtığımda ise sadece doğal gaz faturasının geldiğini gördüm. Tam o sırada adam, “Sanatçısınız galiba?” dedi. İçeri giderken atılgan bir şekilde “Evet” dedim.
Adam bana bir kart verdi ve evde kartı açmamı söyledi. Kartı açtığımda bir adres olduğunu gördüm ve oraya gitmem gerektiğini düşündüm. Ancak o adrese uçak dışında bir şeyle gidemezdim ve bu yüzden tüm paramı buna harcamıştım. Bir adaya vardık ve “SANATÇI SEÇMELERİ” yazan bir tabela gördüm. Hemen kazanma hayallerine daldım.
Eserlerin sayısı, güzelliği ve birçok kriter incelendikten sonra, tam tamına iki yüz eser arasında yer alıyordum. Ancak jüri üyeleri hiçbir eserimi beğenmediği için sonuncu oldum. Bu anında tüm paramı yatırdığımı fark ettim ve o adada kapanmış hissettim. Bu yüzden yapamayacağınız şeyleri yapmanız iyi bir şey değildir.