Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellal pireler berber iken ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken eski zamanlarda adı sanı unutulmuş bir köy varmış. Bu köyün insanları pek bir nazik, pek bir misafirperver imiş. Köye bir misafir gelsin, herkes kapısını ona açar; karnını doyurmadan, çay içirmeden göndermezlermiş. Fakat bu köy pek az bilinen bir köy imiş. Bu köye yolu düşen, köye gelen çok az kişi olur imiş. Köylüler sürekli birbirlerini misafir ederlermiş, ama köylüsü olmayan birini misafir edemedikleri için de çok üzülürlermiş. Her gün köyün yolunu birileri gelecek mi diye gözlerlermiş. Saatler günleri, günler haftaları, haftalar ayları kovalamış.
Günlerden bir gün birileri çıkagelmiş. İnsanlar etraflarında toplaşmışlar. “Hoş geldiniz” demişler, evlerine buyur etmişler. Misafirler asık suratlılarmış, küçümseyici bakışlar ile reddetmişler. Bir inşaat şirketinden geldiklerini; köylerine bir fabrika yapılacağını, bunu kabul edip etmediklerini sormuşlar. Köylüler fabrikanın nasıl bir şey olduğunu bilmedikleri için köylerinin daha çok tanınmasını sağlayacağını düşündükleri için kabul etmişler.
Birkaç ay geçmiş, köylüler bu kararı verdiklerine pişman olmuşlar. Köylerine dev dozerler, makineler gelmiş. Köyün ağaçlarını kesmeye başlamışlar. Köylüler görevlilere ne kadar gidin dese de boşuna. Köylüler inşaat şirketine gidip bu karardan vazgeçtiklerini söylemeye karar vermişler. Görevlilerden onları şirkete götürmelerini söylemişler. Görevliler onları almamışlar.
Köylülerin bir kısmı birlikte şirkete kadar yürümeye karar vermişler. Ertesi gün yürüyüşlerine başlamışlar. Birkaç gün sonra şirket binasına ulaşmışlar. Şirket onları içeri almamış. Köylüler de şirketin önünde beklemeye karar vermiş. Zamanla insanlar onları görmüşler ve destek olmuşlar. Kısa sürede köylüler ve köyleri ünlü olmuş, her gazetede yazıyor olmuşlar. Onlara bir sürü kişi destek olmuş.
Bu kadar kişiye karşı gelemeyen şirket fabrika işini durdurmuş. Köylüler zaferin tadıyla dönmüşler köylerine. Artık onları bilmeyen kalmadığı için misafirleri artmış, haftada onlarca kişi onları ziyaret ediyormuş. Artık köylüler çok mutluymuş. Ama bir daha birileri köyde bir şey inşa etmek isterse kabul etmeyeceklerini biliyorlarmış.