Dünya üzerindeki her bir birey; bir toplumun, ailenin veya bir sistemin parçası olarak açar gözlerini. Kendimizi tanımlamamızdaki en önemli unsur ailemizdir. İlk olarak ailemizin bir parçası oluruz ve ailemizin bir bireyi olarak da tanınırız. Peki hayatımızda doğduğumuz andan itibaren bulunan bu insanların hayatımızda etkisi ne kadardır? Küçük yaşlarda çok büyük hedeflerimiz olmasa da yaşımız ilerledikçe hedeflerimiz de belli bir doğrultuda değişir. Ailenin bu hedeflerimiz üzerindeki etkisi ne kadardır? “Toplumun, ailenin ve sistemin, kişinin amaçlarına ulaşmasında etkisi azdır. İnsan kendi çabasıyla istediği noktaya gelebilir.” görüşü ne kadar doğrudur?
Bir birey olarak doğduğumuz andan itibaren etrafımızı pek çok insan sarar. Doğduğumuz hastanede ilk nefesimizden itibaren annemiz, babamız, anneannemiz, babaannemiz, dedelerimiz, halamız, dayımız gibi akrabalarımız etrafımızı çevreler. Genelde bu insanların küçük yaşımızdan itibaren hayatımızdaki önemi oldukça büyüktür. Çünkü bizi hayata hazırlayan ilk bireyler anne babamız başta olmak üzere ailemizin fertleridir. Sonrasında yaşımız ilerledikçe yani okula başladığımızda hayatımıza başka insanlar girmeye başlar. Okula başlamamızla beraber etrafımız pek çok yeni insanla dolmaya başlar ve bu insanların büyük bir çoğunluğu da yaşıtlarımızdır. Günlerimizin büyük bir çoğunluğunu okulda geçirmeye başladıkça arkadaşlarımız hayatımızda önemli bir yer edinmeye başlar. Hatta bazen arkadaşlarımızı ailemizden daha çok gördüğümüz zamanlar bile olur. Ancak ailemizin hayatımızdaki etkisinin kıyaslanamayacak boyutta olduğu da apaçık ortadadır. Bir de yaşadığımız ülkeye değinmek isterim. Yakın çevremiz bir yana dursun yaşadığımız toplumun da hayatımızdaki etkisi oldukça büyüktür. Bir karar alırken yaşadığımız toplumdaki insan profiline göre karar almamız gerekebiliyor. Mesela bir meslek seçeceğimiz zaman o yaşadığımız toplumda saygı gören bir mesleğe yatkınlığımız oluşabilir.
Etrafımızdaki insanların verdiğimiz kararlar üzerindeki etkisi net bir şekilde ortada olsa da hedeflerimize ulaşmamızdaki etki seviyeleri çoğu insan için farklılık gösterir. Kimisi ailesinin sayesinde hedeflerine ulaştığını söylerken, kimisi de hedeflerine hiç kimsenin yardımı olmadan tek başına ulaştığını söyler. Ben şahsen çevremizin hedeflerimize ulaşmamızda büyük bir rol üstlendiğini düşünüyorum. Mesela ailesi zengin olan biri için bir şirketin başına geçmek çok basit bir şey olsa da orta veya düşük gelir seviyeli bir aileden gelen bir bireyin kendi şirketini kurması hayali oldukça zor hatta imkansızdır. Çünkü o birey kendi ne kadar çalışırsa çalışsın yüklü miktardaki sermayeyi bulmak malesefki mümkün değil. Bir yandan yaşadığımız ülke de hayallerimizi şekillendirir ve belli sınırlandırmalar getirir. Örnek verecek olursam Afanistan’daki bir kadın saçı açık bir şekilde dolaşmak isteyebilir ancak ülkede başörtüsü zorunlu olduğu için bunu yapması mümkün değildir. Aynı zamanda Vatikan’da çok çalışıp yönetimde söz sahibi olmak isteyen birinin de hayalleri suya düşecektir çünkü orada mutlak monarşi vardır.
Toparlayacak olursam birey kendi ne kadar çabalasa da günün sonunda her zaman hedeflerine ulaşamayabilir. Çünkü kendi çabasının dışında etkisi olan dış unsurlar da vardır. Yani aile, toplum ve sistemin kişinin amacına ulaşmasındaki payı oldukça büyüktür.